3
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1698
Okunma

Sen gidince durmazdı zaman
Eksilirdi sayısınca kumların
Eksilirdim
Bir gölge daha düşerdi haresine gözlerimin
Bir bulut olurdu ardınsıra yağmur yüklü kalan
Ve ben gülüşünü içerdim eksildikçe zaman
Her mevsim açmazdı güller
Kızartıp çiğ damlası yanaklarını
İllaki Temmuz
İllaki gözlerimin ağladığı zaman
Çözülürdü dizlerimin bağı – kesilirdi derman
Ve ben gülüşünü içerdim eksildikçe zaman
Düşlere dizerdim ümitleri
Besleyip anıları
Bir mavi Tuna bir uzak gece bir büyülü an
Beklerdim en uzun yerinde zamanın
Eksilirdi gece kirpik uçlarından
Ve ben gülüşünü içerdim eksildikçe zaman
Sen gidince uzardı yollar
Bir çiçek daha solardı bıraktığın yazda
Vuslat bilmezdi güneş
Ve kanardı zaman
Gül kırmızı ufuklarda eksilirken yaz
Değişmezdi dudaklarımda hep aynı figan
Ve ben gülüşünü içerdim eksildikçe zaman
Sen içine akıtırdın ırmaklarını
Derinlerdeydi incilerin
Saklardın saklanırdın çölde kum tanesi
Ben aysız gecelerde aşkından kör
Arardım parmak uçlarımda sevdadan fener
Yanardım yanardı gece vermezdi aman
Ve ben gülüşünü içerdim eksildikçe zaman
Eksilirdik sayısınca gündüz ve gecelerin
Her yeni günle
Biraz daha çalardık mutluluklardan
Kalplerimizde sabırlı ve kör bir iştiyak
Kendimizi yerdik - eksilirdik
Zaferlerden sayarak
Gözlerimizde çıldırırdı şahidimiz an
Ve ben gülüşünü içerdim eksildikçe zaman
Şimdi uzak bir yerlerde iki ufarak toprak
Uzanıyor içindeki rüyalara bakarak
Birdirbir oynuyor ellerimizde karıncalar
Rüyaları ayıklıyor eprimiş zaman
Yaşanmış - yaşanmamış - hiç kurulmamış olan
Ve ben gülüşünü içiyorum yine eksilirken zaman!
ElçiNSevgİ/ Ağustos 2011, Ankara
5.0
100% (7)