0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
894
Okunma

Yitik zamanların savaşçılarıydık
Mızraklarımız ve kılıçlarımız vardı
Yiğitçe, teke tek dövüştük
Vadilerden ,
Nehirlerden,
Kasabalardan,
Şehirlerden geçtik
Nice gururlu insanlar tanıdık
Çoğunu arkamızda bırakıp ilerledik
Gençtik hatta çocuk bile sayılırdık
Ama zaman deli bir çağlayan gibi
O aktı ve aktıkça kır düştü saçlarımıza
Bir an durduk ve düşündük
Geride ne de çok şey bırakmışız meğer
Aşklar, sevgiler, anneler ve oğullar…
Sevinçler ve hüzünler bıraktık
En acısı ise umudu bırakmıştık
Çok mu geç kalmıştık acaba
Bir gayret dönsek yetişir miydik
Zor artık çok zor dostum
Çünkü; ihanet ettik zamana
Efendisiyken zamanın
Pervasızca tükettik onu
Acımasızdık ve gözümüz karaydı
Yenilmez sanıyorduk kendimizi
Oysa ne kadar da körmüşüz
Şimdi intikam alıyor bizden zaman
Hem de ömrümüzün sonbaharındayken
Sararmış yapraklar gibi önce düştük dalımızdan
Sonra toprağa karıştık ve dönüştük…
"MYA"