12
Yorum
7
Beğeni
0,0
Puan
1956
Okunma

sen de bu şehire aşıktın
iyi de...aşk nedir büyükanne?
çalım atmak mı giyinip gururun kisvesini
yoksa dalgın bakan gözleri boğmak mı derin bir gülüşte
inançlarım köreldi
ve törpüleyecek cesaretim de yok artık
soykırım artığı kalbimi
şu aşk dedikleri üvey bir akran
üstelik cüreti haddini aşan bir hergele...
...
yordu yokuşun İstanbul
avuçlarım kayıyor yüzüne tırmanmak isterken
yedi tepende, yedi çalım
bilirim
Beylerbeyisin
asilsin, adam gibi adamsın
uzandıkça gökkubbene
kirli sakalların yırtıyor umutlarımı
ne vakit değse alnına dudağım
kazara
paldır küldür düşüyorum Galata kulesinden
çarparak taş duvarlara
kız kulesi gülüyor halime, alaylı
dizlerim kanıyor
kusuyor utancını yüzüm, denize
şarap kızılı
ihtişamından şüphem yok, yıldızlar içinde boynun
ve sanki ben hor bakışlarında yürüyen
köprü altı kızıyım
o görkemli cüssende şımarık bir apolet gibi
kodaman duruşun
yoruldum İstanbul, düşlerim yaşlandı
az önce Karaköy iskelesinden
beyazı silinmiş bir gemiye bindirip aşkımı
kalbimin martılarını yüzüne üfledim
artık bütün limanlar
ve bütün kadınlar senin
geçtim senden İstanbul,
yorgun bileklerimle ezip sevgimi...