3
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1048
Okunma

Sabahın ilk ışıklarıyla kaldırdım göz kapaklarımı
Mimiklerimde hafif bir gülümseme
Her ne kadar tebessüm etsem de
Akşamdan kalma düşüme
Yüzüm düşmüştü bir kez hüzün’e
Sol yanım uyuşmuş parmaklarımsa hissiz
Ah gönül bilsen nasıl sensiz
Kapı çaldı o ara
Eşiğe bırakılan çıtır bir ekmek ve günün gazetesi
Sürmanşetin de yeni bir sayfa aradığın gazetenin kapağına yapışmıştın yine
Çıplak ayaklarım suya değmiş gibi ürperdim o an
Saçlarımdan kırılan bahtsız teller süzülürken yere tepe taklak
İçimden geçirdiğim onca güzel mazi yıkılıverdi bir anda
Ahşap tabanların çürümüş yanlarında gıcırdarken adımlarım
Kim bilebilir ki ne olacak benim yarınsız zamanlarım
Sessizce gazeteyi ve ekmeği alıp oturdum masaya
Bir tarafta çıtır ekmeğin muhteşem kokusu
Diğer tarafta sürmanşetin derin acısı
Hayat sanki aklımdan geçenleri sınar gibiydi
Ben gazete sayfalarını çevirdikçe
Değişmeyen bir şeyler vardı sanki sayfalarında
Duraksayan parmaklarımı ıslattıkça kuruyan dudaklarım
Hatıralarımı bir kez daha alnından öpecek mecalim yoktu.
Uçuk...
5.0
100% (2)