9
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
2372
Okunma

Artık şafak son yiğitlerim
Bitti hasret, koşun sevdiklerinize
Siz ölmediniz- biz yaralanmadık
Geldik işte diyin selametle
Sular serpilsin yüreklerimize
Soluklansın vakur yürekli anneler
Ah keşke...
Solmasaydı sevinçler, böyle olmasaydı
kıyılmasaydı körpe fidanlara
Bu nasıl alaz bir iklimdir
Bu kez çok acı esti memlekette
Kırlangıç fırtınası
Ah kınalı askerim
Kavuşacağız ümidiyle
Sabır biliyordum dualarla gündüz gece
Gırtlağıma kadar özlemdin
Ve hazırdı bindallım
Geldiğinde giyecektim
Sen şimdi neredesin
Siz de duyuyor musunuz?
Ağıtlar yakıyor anneler
Dağlar taşlar dile gelmiş
Acı tütüyor yürekler
Kara haber tez ulaşmış kapılara
Bütün kuşlar figanda
Sinsi rüzgâr haber salmış fitne pusulara
Düşürmüşler bebelerimi gecenin ayazında
Şeytanla işbirlikçilerin tuzağına
Artık durmaz taş taşın üstünde
Ne de dağlar yerinde
Tersyüz olur arz ile gök
Devrilen servilere
Anneler ninniye, bebekler ağıta durur
Ocaklar zelzele uğultusunda…
Amansız
Servilerim- yiğitlerim
Gül kokulu bebeklerim
Ölük ölük elediğim- kundaklara belediğim
Sizi nazlı bellemiştim- aslan yüreklilerim
İçimden bir asker ölür
İçimden bin asker daha
Ah canlarım- can sızılarım
Bedenim donuk- ölüyor hücrelerim
Kanlar damlıyor bağrıma
Soruyorum şimdi
Kaç kurban daha sırada
Ah benim cennet çiçeklerim
Ey sorumsuz sorumlular
Artık açılsın gözleriniz
Her evladın bir annesi var
Her annenin süt sızıları
Son bulsun bu adsız savaş
Son bulsun acılarımız
Yeter! Durdurun bitsin
Ölmesin bebelerimiz
Bu bir savaş değil- bir oyun- bir tuzak
Artık anlamalılar- dökülen kanlar nahak