2
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
691
Okunma
herkes yanıyor güya masa başından bu aylarda
sevdadan hasat nar’larla
kimi yüreğinden kimi bedeninden
ey..! aşk sakın inanma
tanık dinlemeden
hani daldan hasat etmişler gücük aylarında
hangi ayazlar geçmiş kırk yamalı işliklerinden
ulan kahveci kel hüseyin
sülük ederdin ya bir çay parası yirmibeş kuruşa
içsek yaya kalacağız
içmesek donacağız
nöbetçi dikerdin bizi ankara soğuğuna
hiç bir kış yetmişbir kışına benzemedi bu şehirde
öyle bir dengine getirdi ki
hem yandım yosun gözlüye
hem ceplerim naçardı meteliğe
ne kusuruna bakacağım
şubat’ta yirmidokuz çekmedi mi askerliğimde
bilseydim kömür deposunun türkü olacağını sonradan
toplamazdım serçelerini ceplerime
ne sevdalardan geçerdim ceren’im
saklamazdım şahit’im diye
bu şehirdeki sevmelere küskünlüğüm ondan
nerden çıktı şimdi iki de bir bu kenti yazmak
öz’üne inerken yaşamanın
o günlerden utanmak
öyle kolay mı dost
kalem ucuyla sevdalanmak
kasım
5.0
100% (4)