28
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1973
Okunma

doru bir tay gibi kızılım
içim’den fırlar fırtınalar
gönlü aciz koyan azılım
yol da kaldı tüm hatıralar
sen benliğimin tek çiçeği
yolda kalsa da gönül demi
diken görme sakın emeği
ten’den akar aşk’ın görkemi
ses’ten çıkan duygu içimde
neler neler geçer serden ki
bir içimlik bencilliğinde
nice zorluk da kor teni ki
deryalardan aşk toplama gel
güç yetmez ki gönlü seçime
bir bilsen bir damlan bile sel
nasıl mutlu dolar içime
özlem istemle çaldın beni
yakışta ruhumu kudurtun
beklemek gündem mi ki seni
dünyama açılan huduttun
dem’e dolanıp da bulandım
attın gönlün içine ahı
istekleri dermandır sandım
içe çöktü acının şahı
sözde seninle bir ve diktik
saçı başı yolduk kalmadı
gönül de aşk ile dirliktik
sevgiyi içimiz almadı
bu ne biçim bir aşk ve sevgi
güzel kırdın bendeki ilki
dilden çıkan lafta kalmadı
yürek sanki kurnaz bir tilki
sensizlik yüreğimi burkar
titretip soydun tüm hisleri
içimdeki sanki buzlu kar
aşk’ın çıkar kara is’leri
ne tuzum ne de tadım kaldı
söndü gitti bütün duygular
her gelen bir dirhem aldı
bana hep zulmünü uygular
sen ne biçim kızsın müslüme
içim’in de oldun bana nar
değme ki şu salak gönlüme
yelin bile içimi yakar…
(13.10.2011)AZAP…
DOST YÜREKLERDEN:
Durduk yere üzüyorsun beni.
Damardan kanım çekiliyor, üşüyorum.
Dilimde kelam şaşıyor, görmedin mi!
İyi bak gözlerime,
hayal et benden uzaklarda olmayı.
Say ki;
bana son bakışındı.
Bu tuzun, biberin ayarı
sence biraz kaçmadı mı!
Canın sağ olsun.
Zararı yok bir kaçı daha dökülsün,
biraz daha kaybolsun saçlarımın karası.
Sayende izlerim var kederin yollarında,
güllerim açar mı bilmem sabrımın toprağında!
Belki sebebim sensin kim bilir,
sonuna kadar açılan Cennet kapılarına… Ahmet BOZTAŞ
5.0
100% (24)