Açıldı bir kapı, manâsı derin, Kapıdan içeri kapı gözlerim! Altını üstünü bezetmiş yerin, Her kapıda ayrı yapı gözlerim!
Kimi dostu gördüm kimi kafiri, Kiminin şavkı nur, kimi zifiri. Beni hâldan hâla salan O " BİR ’ i ... Hakikat sırrının çapı gözlerim!
Bir yol ki yürü ha yürü bitmiyor, Makamın, sıfatın fayda etmiyor. Olsa da çakırdan diken batmıyor, Hezaran güllerin sapı gözlerim!
Bir küçük bacadır dumanı dolan, Altı boş üstü boş, koca bir yalan! Yine bendim bana sûreti kalan, Gaipten gaibe kapı gözlerim!
*
Uyudum ölüydüm; ben beni gördüm! Uyandım diriydim; ben kimi gördüm? Uyudum uyandım; öyle bir rüya... Uyandım uyudum; sonsuz uykuya... Uyurken uyandım; diri bir tendim! Uyanık uyudum; ben bana eldim Ve O’ na yürüdüm; çoğalan güldüm!
Refika Doğan - Temmuz 2011 Antalya
Not: Gerek yorumlarıyla destek veren değerli şair dostlarımıza gerekse değerlendiren seçki kuruluna teşekkürlerimle, saygı ve dostlukla...
Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
öncelikle yorumunuza teşekkürler güzel insan...ve sorunuza gelelim;
"Altını üstünü bezetmiş yerin"
mısraında ki söylem, Yaratan' a hitaben, O' nun gücüne, var edişine, yeryüzünü oluşturuşuna atıfla söylenmiş bir söylem. duyarlılığınıza ve bunun takibindeki ciddiyetinize ayrıca teşekkürlerimle, saygı ve dostlukla can.
öncelikle yorumunuza teşekkürler güzel insan...ve sorunuza gelelim;
"Altını üstünü bezetmiş yerin"
mısraında ki söylem, Yaratan' a hitaben, O' nun gücüne, var edişine, yeryüzünü oluşturuşuna atıfla söylenmiş bir söylem. duyarlılığınıza ve bunun takibindeki ciddiyetinize ayrıca teşekkürlerimle, saygı ve dostlukla can.
Bir süre uzak kaldım net ortamından. Dolayısıyla, değerli yorumunuza yanıtta da geç kaldım, bağışlayınız, lütfen! Söze dökülen onur verici söylemler şüphesiz bakışınızın, algınızın ve insanlığınızın derinlik göstergesidir. Özümden özünüze teşekkürlerimle sevgimi, dostluk selamlarımı gönderiyorum, ...
Bir süre uzak kaldım net ortamından. Dolayısıyla, değerli yorumunuza yanıtta da geç kaldım, bağışlayınız, lütfen! Söze dökülen onur verici söylemler şüphesiz bakışınızın, algınızın ve insanlığınızın derinlik göstergesidir. Özümden özünüze teşekkürlerimle sevgimi, dostluk selamlarımı gönderiyorum, ...
"... Kimi dostu gördüm, kimi kafiri, Kiminin şavkı nur, kimi zifiri. Beni haldan hala salan o BİR’ i, Hakikat sırrının çapı gözlerim! ..." insanın, insanlığımızın çeşitli durumlarına ilişkin güzel bir şiir. şair kendi iç dünyasıyla, o iç dünyayı etkileyen dış dünyanın yansımalarını anlatırken; "... Bir küçük bacadır dumanı dolan, Altı boş üstü boş, koca bir yalan! Yine bendim bana sûreti kalan, Gaipten gaibe kapı gözlerim; ..." dizeleriyle kendi dünyasında başladığı yolculuğun çeşitli iz düşümlerini de dile getiriyor. "koca bir yalan" diyerek insanın sevgiden başka gidecek yeri olmadığını vurgularken, "Yine bendim bana sûreti kalan" diyerek de bir yalnızlığı dile getiriyor. "... Uyandım, uyudum; sonsuz uykuya! Uyurken, uyandım; diri bir tendim! Uyanık uyudum; ben bana eldim! Ve O’ na yürüdüm; çoğalan güldüm!"
dizeleri şiirin ve şairin yükseldiği dizeler. bu dizelerle şair kendisini; "diri bir tendim", "ben bana eldim", "çoğalan güldüm" diyerek dile getirirken, sevginin ve insanlık yolculuğunun kendinden geçme, sevginin sırrına erme süreci olduğunu gösteriyor. ve bu yoldaki yürüyüşün yarattığı çoğalma, kendinden çıkıp insana erme durumunu da görüyoruz... yüreğine ve duyarlılığına sağlık... dostlukla
Bir süredir uzaktım net ortamından. Dolayısıyla, değerli yorumlarınıza yanıtta geç kaldım, bağışlayınız lütfen! Mahcup bir erinçle okudum değerli yorumunuzu. Olumlu veya olumsuz yaptığınız her bir eleştiri biliyor ve inanıyorum ki daha iyiye, daha anlaşılır ve daha insancıl olana yürümekte yol gösterici çakıl taşlarıdır nazarımda. Bu bağlamda geniş içerikli katkılarınızla değerlendirmelerinize teşekkür ediyor, saygı ve dostça selam diyorum.
Bir süredir uzaktım net ortamından. Dolayısıyla, değerli yorumlarınıza yanıtta geç kaldım, bağışlayınız lütfen! Mahcup bir erinçle okudum değerli yorumunuzu. Olumlu veya olumsuz yaptığınız her bir eleştiri biliyor ve inanıyorum ki daha iyiye, daha anlaşılır ve daha insancıl olana yürümekte yol gösterici çakıl taşlarıdır nazarımda. Bu bağlamda geniş içerikli katkılarınızla değerlendirmelerinize teşekkür ediyor, saygı ve dostça selam diyorum.
Bir süredir uzaktım net ortamından. Bu yüzden, değerli yorumlarınıza yanıt vermekte geç kaldım; bağışlayınız, lütfen! Her zaman özünün sesini söze dönüştüren bir dost olarak, yaptığınız içtenlik dolu dostça yorumunuza, değerli katkılarınıza aynı içtenlikle teşekkür ediyor, saygı ve dostluk selamlarımla erinç ve esen kalın diyorum...
Bir süredir uzaktım net ortamından. Bu yüzden, değerli yorumlarınıza yanıt vermekte geç kaldım; bağışlayınız, lütfen! Her zaman özünün sesini söze dönüştüren bir dost olarak, yaptığınız içtenlik dolu dostça yorumunuza, değerli katkılarınıza aynı içtenlikle teşekkür ediyor, saygı ve dostluk selamlarımla erinç ve esen kalın diyorum...
Uyudum, ölüydüm; ben beni gördüm! Uyandım, diriydim; ben kimi gördüm? Uyudum, uyandım; öyle bir rüya! Uyandım, uyudum; sonsuz uykuya! Uyurken, uyandım; diri bir tendim! Uyanık uyudum; ben bana eldim! Ve O’ na yürüdüm; çoğalan güldüm!
Tebrik ediyorum. Çok güzel bir şiirdi. Saygı ve selamlarımla.
Önce şiiri, sonra Mustafa hocamızın yorumunu okudum ve bu büyük emek için her iki yüreği de kutluyorum. Böyle güzel bir şiire yapılmış böyle güzel bir yorum.
tasavvufi duygularla kaleme alınan bu şiirin içeriğini anlamak gerekir önce. anlamak içinde zahiri bilgilerin yanında batıni bilgilere aşina olmak gerekir. 'Bir' ile bir olan yürek bu yürek. tebrikler refika hanım. saygılar.
Açıldı bir kapı, manâsı derin, Kapıdan içeri kapı gözlerim! Altını üstünü bezetmiş yerin, Her kapıda ayrı yapı gözlerim!
Kimi dostu gördüm, kimi kafiri, Kiminin şavkı nur, kimi zifiri. Beni haldan hala salan o BİR’ i, Hakikat sırrının çapı gözlerim!
Bir yol ki; yürü ha yürü, bitmiyor, Makamın, sıfatın fayda etmiyor, Olsa da çakırdan diken, batmıyor, Hezaran güllerin sapı gözlerim!
Bir küçük bacadır dumanı dolan, Altı boş üstü boş, koca bir yalan! Yine bendim bana sûreti kalan, Gaipten gaibe kapı gözlerim;
Uyudum, ölüydüm; ben beni gördüm! Uyandım, diriydim; ben kimi gördüm? Uyudum, uyandım; öyle bir rüya! Uyandım, uyudum; sonsuz uykuya! Uyurken, uyandım; diri bir tendim! Uyanık uyudum; ben bana eldim! Ve O’ na yürüdüm; çoğalan güldüm!
Çok güzel, derin manalı. harika vurgular ... özel tanı ve üstün yetenekte yazılı bir şiirdi... Sizin sayfanızı tamınak güzel oldu iyi paylaşımlar..Saygılarımla.
İlahi duygularla bezenmiş çok güzel bir şiir okudum.Yaşamda yaşadıklarımız ve yaşananlar,evrende var olanlar ve gelişen olaylar her şeyin bir göstergesi değil mi? Bakmak yetmiyor,görmek lazım. Görmesini bilen gözlerle bakmak lazım. Yaradan'ı uzaklarda aramamak lazım. Zaten nereye baksan O'nu görürsün. Çok güzel şiirdi.Sevgi,hoşgörü,barış şiarınız olsun.Saygı ve selamlarımla...
Kimi dostu gördüm, kimi kafiri, Kiminin şavkı nur, kimi zifiri. Beni haldan hala salan o BİR’ i, Hakikat sırrının çapı gözlerim!
emeğinize yüreğine sağlık allah arzı olsun çok güzel anlamlı manidar bir şiir sizi haldan hala sokan o birini allah gönlünüze göre başlar size tebrikler
yigido58 tarafından 10/12/2011 1:15:58 PM zamanında düzenlenmiştir.
Evet Refika Doğan'ın kalemi, içinde bulunduğumuz dönemde daha bir anlamlı ve daha derinlere dalıp, oralardan inci danelerini çıkarıp sunan; her geçen gün zirveye doğru nefes nefese koşan bir kalem olmuş sanki. Şiirlerinde, ruh anializleri, eşya-obje ve maddenin sonsuz boyutlarında rakslar ve düşünce iklmlerinin en bakir yağmurları bulunmaktadır.
Bir şiirimde;
"Bir kapıdan içeriye Girmişim de haberim yok Bin odayı bir kilide Vermişim de haberim yok"
demiştim ve devamla
"Ne ki Ceylan'ımın sözü Kan yaş ile dolmuş özü Bir aynada onbin yüzü Görmüşüm de haberim yok"
demiştim. Şimdi, Refika Doğan'ın
"Açıldı bir kapı, manâsı derin, Kapıdan içeri kapı gözlerim! Altını üstünü bezetmiş yerin, Her kapıda ayrı yapı gözlerim!" deyişini analiz etmeye çalışırsak, Eflâtun'un MAĞARA NAZARİYESİ' ni alenen görmekteyiz. Açılan kapının içinde kapı olan bir gözden içeri dalmak, "kâmil insan" olanın harcıdır. Bense, bir aynada onbin yüzü görürken, 10 katlı bir apartmanda inşaat denetimi sırasında apartmanın dış kapısını kilitleyip giden bekçi gelene kadar, apartmandan dışarıya çıkamamıştım. O sıkıntılı anda düşüveren bir şiirin mühendisiyim işte. Oysa her katta 4'er daireden 40 daire ve her dairede en az 10 kapıdan 400 kapı, sadece dış kapının kilitlenmesi ile iflas etmişti bende. Yani, gönül kapısını kapadın mı, insanın içine, içindeki şehre giremezsin, önemli olan dış kapıdır demiştim.Bin odayı bir kilide verirken bunu söylemiştim.
Refika Doğan, bu şiirde benim o günkü, o inşaatta çektiğim sıkıntıyı daha ileriye götürmiş. Ben bekçinin anahtarı getirmesini saatlerce beklerken, Refika Doğan kendi gözlerinden içindeki gözlere yolculuğa çıkmaktadır. Yolculuklar böyledir işte. Dünya yolculukları bazen çetrefilli-engebeli ve dolambaçlı, üzerinde bir sürü engel bulunan yollar üzerinde olur. Çare, çaresizliğin deli akrep kıskacı değil, sabır, şükür ve iç gözlerin açıklığındadır. Çaresizliğin de çaresi vardır ve o ' da insanın kendisidir. Lokman hekim de insanın kendisi, Firavun'da... Varın gerisini siz düşünün...
Uyur, uyanır; uyanır, uyur şair. Ölür, dirilir; dirilir yeniden ölür... Yolda yolcudur şair. Yol üzerinde: "Kimi dostu görür, kimi kafiri" ama bunların şavkı vurmuştur aynaya gönül aynasına, zira "kiminin şavkı nur, kiminin de zifir" gibidir. makamın, sıfatın çare etmediği, yürümekle de bitmeyen bir yolun yolcusudur. Yol hayattır, yol ömürdür, yol geçilip gidecektir. Yolun menzili, vardığı nokta ve orada şairin ruh hâli önemlidir ki, şiirin ağırlık merkezi de burasıdır. Burada, tekerrür-takdim-tehir ve yineleme yaparak şair, kelimeye ve söyleme hakimiyetindeki ustalığını da sergilemektedir. Felsefesini final mısralarında haykırmaktadır. Uyuyup uyanacaksın, bir namazlık saltanattır musalla taşında seninkisi diyen Türk şiiri geleneğimize, İslâmî, Kur'anî bir bakıştır final. Diyor ki:
"Uyudum, ölüydüm; ben beni gördüm! Uyandım, diriydim; ben kimi gördüm? Uyudum, uyandım; öyle bir rüya! Uyandım, uyudum; sonsuz uykuya! Uyurken, uyandım; diri bir tendim! Uyanık uyudum; ben bana eldim!"
İşte insanın iç gözünün bakışıdır bu dizeler. İç gözü açık olanı severmiş Hacı Bayram-ı Veli ve Yunus'umuz... İç gözü kapalıysan yandın demektir. Sonsuz uyku sanırsın ölümü, değil ki? Dünya ne kadar geçiciyse, ölüm, kabir de geçici. Öldükten sonra DİRİLMEYE inanır ehl-i mü'min olan. * Bir... Evet Bir... Şairimizi "haldan hala salan o BİR" e koşusudur bu. Zaten şiirin en son mısraında (ve O'na yürüdüm, çoğalan güldüm) demektedir. Yâr yolunda, Yüce Yaradan-ilâhî aşk yolunda yürüyenler, kendisinde kendini bilen'lerdir ki, gül olurlar.
* Gerçeğin, ama katı gerçeğin dışına çıkmak arzusu, Türk şiirinde yüzyıllardan beri işlenilmeiş bir temadır. Yunus'tan itibaren bütün Tasavvuf Edebiyatımızda ve Divan edebiyatımızda bu tema vardır. Sosyal çevre, yaşanılan dünya bir gün sona erecektir. Ölüm mutlaka gelecek, kaçamazsın ki. Ahmet Tufan Şentürk "öldürseler de ölmeyeceğim" demişti. Şairler elbette ölmezler. Ölüm, ölmek değil; ölüm gurbetten sılaya dönüş kapısıdır. Altı boş, üstü boş bir baca ve koca bir yalandır bu dünya. Şair, bu yalan dünyada insanda bulmakta gerçeği. İnsan evet, insan... Uyuyan, uyanan; ten olan, düş olan insan.. * Harika bir şiirdi.. Tebrikler...
O inci tanelerini, tanımaktan onur duyduğum siz değerli hocalarımızın kalemleri çıkarmakta; koca bir derya deniz dediğimiz hayatın içinden , insanın özünden, derinliğiyle... Teşekkürler hocam...Saygı ve dostlukla...
O inci tanelerini, tanımaktan onur duyduğum siz değerli hocalarımızın kalemleri çıkarmakta; koca bir derya deniz dediğimiz hayatın içinden , insanın özünden, derinliğiyle... Teşekkürler hocam...Saygı ve dostlukla...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.