20
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
2182
Okunma

pencerenin önünden izlerdik biz hayatı
farkındasızlık içinde kıvrandırırdı zaman
en sessiz sedasız biçimde gelirdi üzerimize
ya sımsıcak örtü örtülürdü habersiz
ya da buzgibi soğukta titrer giderdi gözlerimiz
benim annemde bu pencereden bakmıştı
annemde üşümüştü gözlerinden
hep buzluydu kirpikleri güneşe umuda özleminden
insandık ya hepimiz aslında
hayata tualsiz resmedilen
düşündüm düşündüm
dünyayı hayatı birileri parsellemişti sanki çok önceden
bize hep seyretmek kaldı kırık bir pencereden
neden bilmem ama bizim trenlerimiz istasyonsuz
gemilerimiz limansızdı
kağıttandı sandallarımız hep ıslandı
gözlerimiz
sulandı buğulandı yandı
hiç anlamıyorum demedim aslında
hep anlıyordum
çok kaliteli bir tütünden sarılmıştı siğaram
nefes nefes nefesleniyordum
bazen çok soğuktan üşümüş bir serçe kadar ürkek ve titrek
hevesleniyordum hayata anlıyordum herşeyi bilerek
ta ki bütün renkler karışmış
ferhatın dağı ferhatsız delinmiş
insanlık zamana yenilmiş
ve ahir zamana gelinmiş şehvete aşk
adı kalmış kendi silinmiş
hayata bir varmiş bir yokmuş denilmiş
neden doğuyordu ozaman insan
ölmek için mi ?
olmak için mi ?
neden herşeyi yutuyordu zaman ?
boş bir vaktimde yazdığım bir kaç satır söze takıldı gözlerim bir an
bizim baktığımız şu kırık pencere kırılmıştı o zaman !
şöyle yazmışım
cehennem ateşin en güçlü olduğu yer
ateş yakıyordu çünki
ya cenneti
bilmiyorum
bütün canlıları alamıyacak kadar küçükmüydü acaba
diyordum
düşünüyordum
sorgusuz sualsiz kaderdi her şey
öyle biliyordum
ama yinede neden diyordum ? neden ?
keşkeler pişmanlıklar günahlar aflar ahlar
ben aslında ne günah işlemek nede af istiyordum
hayatta en fazla kullanılan kelime
hep keşke diyordum
herşeyi biliyordum
hiç !
yaptığım tek şey yazıyor siliyordum .!
5.0
100% (18)