2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1246
Okunma

Yetmiş beşinden sonra çaldığın her yeni yıl,
Ömür çetelesinde sanki kâr gibi gelir
Doksanından sonra da birden gelen Azrail,
Kurtuluş meleğidir, sana yâr gibi gelir
Elin, ayağın tutmaz, kalkamazsın yerinden,
Yardıma muhtaçsın hep, ah çekersin derinden,
Artık iz kalmamışsa , gençlik senelerinden,
Yaşadığın dört duvar, hep mezar gibi gelir
Vakt-i kerâhat gelip, verince son nefesi,
Bütün akrabaların, başlar bir günlük yası
Hocanın minareden duyulan salâ sesi,
Belki de kalanlara bir hezar gibi gelir