23
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
2715
Okunma
Bir radyo programında şiirimi canlı olarak okuyan sunucunun telefonu çalınca aklıma böyle bir şey yazmak gelmişti, yazdım, tamamen kurgu. Ne yapalım yüreğimizde hissettiğimiz, ağlayarak yazdıklarımız beğenilmiyor ....
Alo!
Yıldırım mı düşürdü yırtarken bulutları
Aklına numaramı karanlıklar içinden?
Zamana mı sildirdin çizdiğin hudutları?
Söyle nasıl kurtuldun beslediğin o kinden?
Alo!
Bir daha aramazdın unutacaktın hani
Öfkeleri derleyip doldurmuştun kalbine
Konuk mu oldum düşe ne oldu şimdi yani
Ararsın demiştim ya, aradın işte yine.
Alo!
Şimdi de ben affetmem hiç konuşma boşuna
Dağları yerlerinden söküp gelsen aldırmam
Söylediğim bu sözler belki gitmez hoşuna
Zamanında yoruldum öyle yükü kaldırmam.
Alo!
Sus yapma ne olursun yakışır mı ağlamak
Unut gitsin geçmişi çok mu şey oldu sanki?
Mümkün mü kopan bağı yeni baştan bağlamak
Gömdüm tüm resimleri ölen kalkmaz inan ki.
Alo!
Bak yine öfkelendin beddua ediyorsun
Söyle söv say hiç durma korkar mıyım sanırsın?
Bırakamam peşini kurtuluş yok diyorsun
Sen kovala kaçarım illaki usanırsın.
Alo!
Kapattım kapıları yolun selamet olsun
Yüreğine sevdanı çivi gibi çak da git
Bu dünyada imkansız vuslat kıyamet olsun
Elin bağrında bağlı dön arkana bak da git.
AFET İNCE KIRAT
5.0
100% (21)