3
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
2062
Okunma

sonbahara sürgün bir yapraktım
sustum! sesimi susarak kanattım
upuzun bir şiiri anlamına kavuştuğu yerde hep yarım bıraktım!
I
bütün çığlıkları susuyorum;
herkesin çaresiz ve acıtan hikayesinde
yüzümde ihanetin negatifleri
Erzurum’da bir bahar çiçeğinin sabırlı sessizliğinde
’Aragon kadar aşık, Lorca kadar yaralı’
terk edilmiş sevgilerin karmaşık alfabesinde;
baktım ki herkes yalnız! herkes kendi kalabalığında..
dalarım uzaklara
küfrederim anılara
yanarım haczedilmiş hayatlara
ve gömerim sesimi çığlıklara
yalnızlığımı kalabalıklara...
yalnızlığımı kalabalıklara...
II
hep küldür bir yangından arta-kalan
durmayacak sessizliğin kalp atışları
bir yara gibi açıktayken böyle;
kahrını dağlara sal;
dostluğunu tuzaklara
efkarını şarkılara
özlemini upuzun yollara
yüreğini uzak nehirlerin akıcı kederine
ömrüne kök salmışsa da yoksulluk
yaşamaya yelten, hakkını ver yalnızlığın
bir soru işareti gibi kalsan da en doğru cevapların yanında
bir şiir yaz, varlığını kanıtla
insanın uçsuz bucaksız yalnızlığında; kimse kendinden fazla değildir
o yüzden uzun ve bitmek bilmeyen bir acıyla hayatı yanıtla
yaralanmaya en musait yanlarınla...
/unutma ki:
yarasız - yamasız hiçbir hayat yoktur;
yaşanmışsa bir kere.../
(Birdal ERDOĞMUŞ)
5.0
100% (8)