Giyimin kuşamın parlar güneşte
Bekledim hep seni hayal de düşte
Öldürdün yâr beni sen bir görüşte
Tenha bir köşede çıkma karşıma

İçim kan ağlıyor adın anarken
Arkansıra yürek her/gün yanarken
Gücendim sözüne bende kanarken
Tenha bir köşede çıkma karşıma

Sebebim sen oldun düştüm çöllere
Beni bırakıp/ta gittin ellere
Bu muydu muradın verdin dillere ?
Tenha bir köşede çıkma karşıma

Vefasız yâr kırdın beni taş ilen
Orta da bıraktın gözde yaş ilen
Şimdi nere gidem dertli baş/ilen.?
Tenha bir köşede çıkma karşıma

Bende vaz geçtim bak verdiğim sözden
Çıkardım ben seni çıkardım gözden
DURAK’ı sen ettin inan ki özden
Amansız uğraşa tutmam seninle

Durak YİĞİT
Gönüllerin Şairi
2011...KOCAELİ

Güzel ve Can Gardaşıma ,
Bu aralık yazdığın ve seslendirdiğin muhteşem şiirlerini okuyup , dinlememe rağmen , nedense içinde bulunduğum bazı rahatsızlıklarım ve sıkıntılarım dolaysiyle yorumlayamadım. Keza diğer dostlarımın ve arkadaşların da şiirlerini yorumluyamadım. Özürümle birlikte beni mazur görmeni diliyorum.

Daha önceleride bazı şiirlerinin yorumlarında yazmıştım. Hiç ummadığımız zamanlarda ve yerlerde , aklımıza ve hayalimize gelmedik bir şekilde ve de ilk görüşte vurulduğumuz , çarpıldığımız daha doğrusu sevdalandığımız ve arkasında aşk alevleri içinde yandığımız Leyla çıkar ki , tarifi bile gayri mümkündür. Lakin , ileride nelerle karşılaşacağımızı bilmeden , kendimizi birden bu girdabın içine atmış buluruz. Gözümüz hiçbir şeyi görmez. Artık ne varsa usumuzda hep o vardır. Yani hayalimizde , düşümüzde hep Odur. Sen , Onu kendinmiş gibi düşünürken , O başka dallardan sekmektedir. Beklemediğin bir anda seni , ummadığın bir sözle vurup, yaralamaktadır. Şaşkına dönüyorsun ve neden neden diye kendine sorup duruyorsun ve de tenha bir köşede çıkma karşıma diye bir nevi diş bileyip , sitem ediyorsun. Pozitif umutlar , negatiflere dönüşmüştür, her ne kadar adını anarken yüreğin yansa da , için de kan ağlıyor . Pişmanlıkların girdabı her tarafını sarmış ve isyan, feryat ve kavrulduğun sevdanın sitemiyle dövünmektesin. Artık ayrılık ve terk edilme seni , deli divane etmiştir. Bu da yetmiyormuş gibi dillere destan ediliyorsun. Hülasa ne umduk ne bulduk . Demek ki , sevdasına ve aşkına bulandığımız ve serhoşu olduğumuz Leyla ve Leyla’lara , kendi sevgi , sevda ve aşk deryalarımızda bir güvenimiz kalmamıştır. Kendi başımıza ortalıkta gözü yaşlı, yüreği yaralı ve dımdızlak kalakalmışızdır. Ne ahdevefalar ve sözler vererek bu sefere çıktığımız yol sona ermiştir ve bu denli vefasızlık zilletinden vaz geçmek ve bir daha böyle bir hüsrana düşmemek için ayranı da , suyu da üfleyerek içmek zorunda kalmışızdır. Netice itibariyle de , tenha bir yerde çıkma karşıma diyerek , kendimizi bu durumdan uzak tutarak , soyutlamaya çalışırız. Bir nevi kendi kendimize tesellidir bu fevaranlık.

Bu denli umulmadık hele de bu aşk ve sevda olursa , çok çok şeyler yazılabilir. Ben buradan Seni , yüreğini , duygularını , ellerini ve dillerini kutluyor ve her daim daha sağlıklı , daha insanca ve doğruluklar içinde geçen , mutlu , huzurlu bir yaşam diliyorum Gardaşım. Her şeyler gönlünce olsun...

HALİFE TATAR..GARDAŞIMA...
Bu güzel yorumundan dolayı ne kadar teşekkür etsem kifayetsiz kalır kelimeler.Yorum değil bu,bu şiiri yazanın taaaaaaaaaa yüreğindeki derin uçurumların,bu şiire konu olan temayı irdeleyerek tüm gönüllere yol gösteren,ve adeta şiirin kritiğiini yapan değerli dostuma ne yazılabilirdi k,i acaba.
Şiirden de ileri gitmiş anlatmış duygulara tercümanlık yapmış.En kalbi sevgilerimi vesile ile yolluyor.Nice güzelliklerin sizlerle ve ailenizle olmasını yüce mevladan niyaz ediyorum..
Dostça sevgilerim ve saygılarımla