Bir dertli bulsam da derdimi yansam,
Ağlayı ağlayı, gönülden kansam,
Eski günlerimin ,seyrine dalsam,
Maziye bir sual sorasım gelir.

Sevdamı, hevesmi, çilemi bilmem,
Bundan sonrasına zor olur gülmem,
Çilemi çekmeden herhalde ölmem,
Musalla taşına konasım gelir.

Affeyle Allahım, hatamız büyük,
Sen istemeyince gitmez bu kayık,
Olamadık işte, kulluğa layık,
Rahmetin yanında kalasım gelir.

İmtaan dünyası, sorular çetin,
Köle yapın beni, Mısır a satın,
Bel ki uslanırım, zındana atın,
Züleyha derdini çekesim gelir

Kadermi diyelim, yazımı bilmem,
Pembe hayallermiş, rüyaya dalmam,
Zor olur bu işi zihnimden silmem,
Mecnun olup dağa çıkasım gelir.

Eridi kalmadı tende mecalim,
Bilemem ne olur geride halim,
Düşman kesildiler evde ki alim,
Keremin narına yanasım gelir.

Her işte bir hayır var derler ama,
Yüreğimi deldi zehirli kama,
Yırtığı dikmeye yetmiyor yama,
Bu derdime derman olasım gelir.

Şeytan ile nefsim beni yendiler,
Sonra yolda koyup geri döndüler,
Derbeder gönlüme pusu kurdular,
Nefsimi taşlara çalasım gelir.

Dostlarım ağladı düşmanlar güldü,
Artık eski günler geri de kaldı,
Bu olanlar bana felekten oldu,
Delirip dağlara çıkasım gelir.

Anlayan anladı bu işte beni,
Hataymış bu yaşta sevdanın demi,
Erirmi bilemem dağların karı,
Ferhatla dağları delesim gelir.

Yüreğime açtı derin bir yara,
Ararım derdime bulunmaz çare,
Çile çekmeyemi geldik dünyaya,
Şükredip halime yanasım gelir.

Yürü yalan dünya gönlüm hoş değil,
Dayanamaz oldu kalbim taş değil,
Bu olanlar hayal değil düş değil,
Uyuyup rüyaya dalasım gelir.

Kınamayın dostlar bu benim halim,
Sevda ateşine düşmüştü yolum,
Kendi etti kendi buldu bir kulum,
Derdime yeniden dalasım gelir

İSA ÖZYURT