19
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
2388
Okunma

eksiktim diyemedim,
eskittin
yine de aitliğimi sende bıraktım
kuş kanadında dağılan,
güzü yenmeyi çalışan yaprağı sende bıraktım
sen, acımsızca savurduğun
sevincimin tahtına otururken
paranoyak dürtülerimle
beni bende unuttun
hoşçakal diyemedim yine de
sustum
belki içine konuştum
seni kör bakışlarıma sakladım
topladım mevsimsiz yalnızlığımı
avcuma kanatılmış bir eylül sıkıştırdım
gittim,
beni anma, anlama, anlamaya çalışma
elele değişteki ürpertiyi aldım,
beni düşünüp üşüme diye.
satırlarına seni hapsettiğim şiirleri de,
kendim için aldım.
yakmak için
unutmaya ilk adım için
unuturum biliyorum
kendimi tanıyorum
en çok da seni tanımayışıma yanıyorum.
yalancı saatleri kurmuşsun ömrüme
dilime nankör şarkılar vermiş
sahte acılarla yatmışsın dizlerime.
şimdi, bir yıkım sonrasının izlerini taşırım.
hani çok uğraştığım
öldüremediğim
öldürtemediğim yürek sancım, acım
katillerimin ne hikmetse insafa geldiği
ve silahlarımın bana sadık kalmadığı
anları çok yaşadım.
yapamadım
bu yüzden çekip gittim.
unuturum korkma
demirden kapılarımı yıktım da gittim.
artık tarihlik bir kitap gibisin
en anlaşılmaz, okunmaz
ben seni tozlu raflara gömdüm de gittim.