1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1463
Okunma

sevmek...
zıtların birlikteliğidir..
nefretle sarmaşdolaş, sırılsıklam sarhoşluktur..
sereserpe duruştur yürek çarpışlarında..
dinmeyen sancıdır kasıklarında havvanın
sarmalanmaktır sağrısına doru kısrağın..
doğurmaktır biteviye yepyeni bir dünya,
karaboşlukta asılı kalmaktır zamandan azade..
sararmadır kaçak tütüne sarılı
dizlerinin dibinde secdeye durmaktır
titrek aksak..
dizelerin dipe çöküşüdür
kelimelerin teslim alınışı
müziğin sonsuza duruşudur
dermanın tükenişi
demlenme zamanıdır
zemzemlemektir dudağını lilithin
çalınmış gecelerdeki
zincirlenmiş heceleri
uçurmaktır duvarların ötesine..
hayal kurmadır kerevetine binmeden
şehrazatlanmadır
şehreminde
şehülislama inad
biat etmektir şeytana
sevginin nefrete dönüştüğü
köşebaşlarında durmuşum
serdengeçtiler serpilmiş tespih tanesi
imamesine bir küfür kondurmuşum
dellenen
devşirme
dervişlerin hanında
yaka paça sarhoş olmuşum
kavgasını izliyorum sokak çocuklarının
on meteliğe barbut atışını
amuda kalkışını
umudun tükenişini gözlüyorum
körebe oynuyor
gözlerim sahanda yumurta sarısı
tiner yokluyor genzimi
izmarit kokularıyla sararmış parmaklarım
benim değil
esrar bakışlı baykuş kulubelerini geçiyorum
bekçi düdükleriye yıkanıyor arnavut kaldırımları
yağmurun sele dönüşmesi anını bekliyorum
çekip çevirsin deye beni
taşısın deye gölgemsi
yakamozlara
yakalamaca
sokakta kadın sesi
kader kurbanı
kurbanlık kuzu kebabı
boğma rakı
meze patlaması
kestane şekeri
dut memeli
sokak sese gebe
korku sokulmuş bacak arasına
beklemede..
köşebaşında ulumakta hergele
postal postal
kart patlıcan turşusu
martlamış morarma
karakollama
karartma enseyi
çizdirirsin kestaneyi
kebablama
kapama
midye dolması
zabit mavisi
fırlama
isyan sokakta saklı
sandıkta ayva kokusu
çeyiz düzülmüş
çetin ceviz
çerçevesi altun tozu
minaresi iskandilli
afilli...
gelirim dedim ona
salyangoz misali
salya sümük
saklambaç oynamaya
sarnıç kurusu
bir dehlizde
çiftleşmeye
çiftetelliye
var mısın
çıfıt çarşısı
yüreği paslı
altun dişli
kapatmanın hası
papatya falı
açtı bana:
seviyor dedi
inadına
iman tahtası çatlamış
ar haya arama
maya gibi gerdana
beşibiyerde dallama
sallama sollama
kara çarşafa
ak donlama
bas nikahı
imamı düttürüye
üfle ateşini
nefsi alevin
halefin
sevmek mi dedim ona
nefretin yarısı
bekçi bekirin hamile karısı
ikiz doğuracak deseler inanmam
maşallah!
nurtopu
kızoğlankız
bir batında
iki tosuncuk kundaklayıp
boy pos verdiler
düşmana inad
batıdan
doğuya
marşlar söyleyerek
uğurladılar askere
er olsun deye
kerhaneyi bellettiler
kirleri yunsun deye
salıverdiler sokağa
asmam çardaktan...
künyesi kanlı
göğsü madalyalı
dönsün deye
döndürdüler
nişan tahtasını
alnına alnına
kafa tası
tastaman
taslandı
paslandı
kanla öpüşen
barut kokusundaki
kurşunlu
keşanlı
ali destanı
sevmek varolmaktır ötekince
berikince oyuncak plastik
sahnelemektir aryalı palavra
yokolsak farketmez sevdalım
hiçten farkımız mı var
farkındalığımızın farkında olanlarca
farları sönmüş gözlerimle
ilikleri boşalmış kadavrayım
neşter işlemez elime belime dilime
yüreğim bin pare
kaskatı
kasketli
kasvet
çöker içime
yokluğun bilmece
varlığın süzmece
üzmece
gülmece
Volkan Kemal
24 Kasim 2010