3
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1389
Okunma
“Merhaba anne, ben geldim “
Diye şiirime başlamak istesem
Annelerine gelenler çoktan bitirmişlerdi bile
Merhaba anne, ben gidiyorum ölüme
Ne çok büyüdüm
Kocaman bir kız çocuğuyum.
Bir yanım parklarda bir yanım yollar üzerine
Ne çok yoruldum.
Yaşlı bir seyyahım şimdilerde…
Meşrutiyetimi unutalı müstakil bir ölüm arıyorum kendime
Yani küçük bir bahçe ve toprak olacak
Tarih tüm hâsılatı toplayıp hasat mevsimi demeden
Tekerrürler içinde müstakil bir ölüm arıyorum kendime
Ölüm bazıları için zenginlik bazıları için fakirlik belirtisidir
Ben araftayım iç güveysinden hallice
İç içe söylemler gibi dolaylı bir yer de sen
Karanlık bir yerde ben…
Aydınlığım bir tren rayının ufuk noktası
Ve o noktaya gelen trenler nerdeler bilinmez
Haddini aşan rayından çıktı çıkalı
Kendini aşıp garından çıkanı arar oldum
Aydınlığım bir istasyon arası bekleme molası
Ben gidiyorum anne
Bir ev buldum bir bahçesi var ve çatısı yok üstünde
Sema benimle
Merak etme komşu kızı diyebilirim sana
Hani bizim yan kelepirde oturan Sema
Yıldızları andıran gözleri vardı ya
Benim de yıldızları gözüme seren bir tavanım var şu sıra
Yerleşiyorum çarpık bir yerleşkeden çıktık
Çıktık diyorum çünkü mülteciler de benimle
Ben ve kendim yine gittik anne…
5.0
100% (6)