Bir atımlık barut gibi parlayıp da geçiverdik
Vakit henüz gelmemişti neden tez göçüverdik
Çok zamanlar iki dirhem bir çekirdek
Olduk, her yerde seyrettik güzeli
Sandık gölde yüzen ördek
Peşindeydik ezeli
Oysa hiçtik
Dert içtik



Cahildik!
Her şey bildik
İşte yeni başlangıç
Aklımız tam bir hırsızdı
Anladık zaman ki en büyük yargıç
Mahkûm etti bizleri çok kusursuzdu
Sesimiz ve soluğumuz kesilince ağladık
Kimse bilmez ne yaşadık ve kime gönül bağladık
Sonra durduk ve diledik Rabbimizden yeni bir gün
Verir ise olacaktık sessiz, sakin ve durgun
Amma biliyorduk ki böyle şey olmaz
Boşa akınca pınar heba olur
Çok bekleriz havuz dolmaz
Su mecrasını bulur
Olur düğün
Ve sürgün



O dünün
Öldüğünün
En bilindik resmidir
Üstüne kondurmasan da
Geri kalan yalnız soğuk cismidir
Ölünce vücut soğur dondurmasan da
Eh geçip de gidecektir faniler bu hayattan
Herkes bir gün inecektir yaşam denen nazlı attan

Güneri Yıldız (Gizemli Kent, 20.07.2011)

.