2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
997
Okunma
Sen dönüyorsun yüksek dağlarının ardından
Aşık bir derviş gibi yalınayak sırtında sevdalar
Önüne kattığın bu tufan ,hava da mis bir sen kokusu var
Ardındaki güneş düşürürken gölgeni ayaklarımın altına
Ben hep düşüşü için yalvardım nefesenin boynuma
Ve sen dönüyorsun ,ucsuz ovalarından pişmanlıklarının
Ellerinde nasır tutmuş yeminler
Hiçbir hediye istemem
Yalın,çıplak tekrar doğmak için gel benden.
İşte yeşeriyor dallarım,yeşil bana yakışıyor
Yolları açtım ,bahar bile kıskanıyor
Sen dönüyorsun ,mevsim kışa dönmeden
Koskoca sen ...
Ölmek nedir sevgili,
Sonbahara benzemek mi
Yoksa güneşsiz bir ayçiçeği gibi
Ne yöne döneceğini bilememek mi
Tüm tarlalarımdan geç sevdamın
Herbir çiçeğe bas ,Ay dönmeden dördüne
Sabaha vakit az ,haberini aldım
Sen dönüyorsun...
Ayak seslerinin yankısını taşırken aç martılar
Denizdeki ruzagr poyrazdan döndüğünde
Ellerimde balık kokusu ,karşımda yollar
Sen dönüyorsun ,balıkçıların elinde boş ağlar
Ve sen dönüyorsun işte
Artık yeni bir gülümseme olacak yüzümde
Beni kimse tanıyamayacak
sen...
Dön artık zaten .