2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1545
Okunma

Sözcüklerini gergin tutma.
İçindeki sesle konuştuğun kadar özgür bırak sesini.
Anlıyorum…
Ağlamaklı ses tonundan bir şeylerin ellerimizden kayıp gittiğini.
İnsan, hayatı öğrendiğini sanırken ani bir kalp ağrısıyla düşüyor olduğu gibi.
Getiriyor kalbimin kaynaşıp taştığı yere anlamsız yüreğimi.
Bozuk bir pusula gibi hayatın insana öğrettikleri.
Günden güne ufalanan hayalin, batık bir gemi şimdi.
Sahi var mıydın?
Gülümsüyor muydun yüzüme bakarken?
Nasılda yalanmış...
Gözlerine yalanı nasılda öğretmiş yalancılıkta ustalaştırmışsın basit yüreğini...
Gergin durma karşımda.
Çıkart siyah çantanda beslediğin bensiz, bana ait olmayan gerçeklerini.
İlk çatışması değil...korkma bırak bulduğun gibi...
Yalnız doğan, yalnız ölür... bilirim keskinin ucunda ufalan gerçekleri...
Doğruyla yalanın çatıştığı an kırılma noktası gibi ayrılır, paramparça kalır birşeyler.
Beslemenin anlamı yok yarına dair hülyalı...
Hadi ağla... dökül karşımda, erit buzdan heykelini...
Sen kalbini siyah çantandaki kara kaplı kitabın sayfaları arasında kuruttun...
Senle toz toprak oldu sarayların bahçesindeki güller leylalı.
Konuş...
29.06.2011
5.0
100% (4)