9
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1994
Okunma

yetim bir kelebeğin yağmur azizliğini uğramaya ramak kala
bir öksürük parçalıyor ciğerimi
yokluğun yoksulluğundan mı
yoksa
tarih sayfalarında terli terli soğuk su içtiğimden mi?
bilemiyorum.
ruhen,
fikren,
bedenen bir yokluk delip deşiyor yüreğimi cancağızım
Boğaz’ın dudaklarında bir martı
Marmara’nın iki yakasında.
Süleymaniliğim otuz iki harfin tınısında sustu
bağladım, kördüğümle bedenimi Yusuf’un kuyusuna
şehr-i İstanbul kadar yer kaplasa da
şimdi
sensizliğin sessiz çığlıklarını serpiştirdim Kız kulesi düşlerime
maviliğine salıverdim beyaz güvercinleri
dudak kenarı birikmiş senli cümlelerimi ilmekliyorum lâlliğime
öylece kala kalıyorum kus bakışı Galata Kulesine asılı
hicrandan kalan ölümcül vakalar zamanın kuyruğunda
tarih sayfalarında arda kalan bir katil
elleri kan,
yüzü donuk,
bakıyorum da hangi yüreğin Azrailliğine susamış ?
hangi İsmail’in gırtlağına koyacak İbrahim’in soğuk eliyle kör bıçağı ?
şimdi kum saati tenin(m)i zapt ederken
irin toplamış yaralarım Hacer’in varlık nüfusunda mekan mesken bildi
avuç içlerinde büyüttüğün sevda çiçeklerini deliverenler gasp ediyor
gecenin en dar vaktinde
bir düş kızı öksüz kalır
kalemi yetim
sensiz, sessiz nefes alışları cami avlusunda
vuslata teyemmüm ederken küçük yüzü
susma orucu yankılanıyor Eminönü sahiline
gel!
çek beni efsanevi Anemas zindanından
örümcek ağı birikmiş merdiven
tozlu raflardan çıkart beni can özüm
siyah/beyaz albümde kaldı satır aralarım
sal beni gök mavisi özgürlüğüne Haydarpaşa
cam kenarı biletimi geri ver gece on iki treni
Sirkeci de kundakladığım senli cümlelerim,
vuslat ninnileri mırıldandım sana şehr-i İstanbul
ben ;
sensiz iken ölüyüm be cancağızım
ism-i nâzımın inmez yürek kenarı özlem yanaklarımdan
bir Haziran ortası sar sarmala beni tuzlu suyunla
bensizliğim, hiçliğime refakatayken
bir serçe sürüsü göçe zorlanıyor saçak altı evinden
kavimler göçü zamanın askısına takılıyor usulca
kalemim suç üstü yakalanmış ufuk bir çocuğa büründü
Meryem’in dudaklarında asıla kalan bir duanın ayak izinde
sal beni maviliğine
yokluğunun yoksulluğundan azat et beni ey şehr-i İstanbul
devşir beyaz duvaklı kağıttaki mim hali meczupluğumu
s(b)ensizlikte giydiğim deli gömleği
darmadağın olan zenci kölelerim.
ve
99 depreminde arda kalan yüreğim
ellerinde yeşeren hüsnüyusuf
kasımpatı
sarı papatyalar vizesiz soktu senin ülkene beni
ayak basmaya devam ettikçe
hiçliğimi darağacında infaza zorladım gözü deli bir hakimin kaleminde..
bak, bana şehr-i İstanbul
taa zeytin gözlerimin içine kadar bak
kocaman bir sen varsın
beni yakıp yakan kocaman bir sen varsın
vakit Shakespear’in sayfasında doğmaya başlıyor
saat durdu tam on iki de
buzdan renkler oyun satırlarında cirit atarken
söylemler yan komşunun erikleri aşırıyor sinsice
ve
dillendirme dilimi
s(b)ensizliğimde işlediğim faili meçhul cinayetlerin tek sanığı olurken..
saçlarımı örüyor Eminönü caminin avlusundaki güvercinler
gökyüzünün saçını tarağı gökkuşağıyla
gel!
bir daha bak ıslak gözlerime,
yamalı yüreğim mülteci kılığında girmedi ok gözlerine cancağızım
saatin tik takı Yasin sessizliğinin ispatında zangoclluğa soyundu
çalsa da Meryem Ana kilise
Papazın günah çıkarmasında aldığı vebal
yüreğimin en çocuksu yanında çıkarmadı seni
ism-i nâzımın üstüne bir çizik atarken papaz efendi
-Tanrı,insanın insan tarafından düzeltilmesini istiyor dedi
Haccâc Bin Yusuf’un kılıcının estiği Panagiada
yeni doğmuş bir çocuğun en temiz yanından bir soluk alındı
hiçliğin darağacındaki sallama da .
bahçıvanın yan ceplerinde senin resmin
en mavisinden hani
gök mavi
deniz mavi
ve
kocaman bir mavi sen şehr-i istanbul
baktıkça maviliğine ketum kalemden
ruhumun en çöl yanında senli cümleler geliyor
ne bir serap
ne de bir terapi
yüreğimi, sana nazlı bir gelin eden zamana gidiyor akrep ve yelkovan
ve
bir beyaz güvercin kanadını çırptıkça
bendeniz sende varolma orucunda duruyorum
katıksız
sadece sana niyetleniyorum cancağızım
avuç içlerindeki sevda çiçekleri semaya dönen yapraklarında
Yakup sabrının azizliği geliyor bir dua da
ete kemiğe bürünen bir Yunus’un dizelerinde buluyorum kendimi
gordion
17/06/2011
Panagiada : Meryem
5.0
100% (10)