Bu dünyada mutsuzluk, adımız olmuş
Adımızı kim koymuşsa, bilin ki; yanlış koymuş.
Kimleri kurtarmak için, niyet edilmiş bilinmez
Bilinmez karanlıklara, bedenimiz konulmuş…

Terbiyeli olsun istenmiş, Muhammed denilerek
Terbiyeyi kim kaybetmiş de, bize kısmet olunmuş.
Nail denilmiş, dindar ve ermiş olsun diye
Günaha ermişiz de, cehennem bize kurulmuş…

Ne ilkbahar kalmış mevsimlerden, ne de yaz
Ömür nerden bakarsan bak, sonbahar olmuş.
Münker ile Nekir, gelmişlerse de mezarımıza
Azaplar bitmez, sorgular başlamaz olmuş…

Kurbanlar vaat edilmiş, dünyaya doğmadan
Adımız, selalarla kulaklarımıza konulmuş.
Bir bahar sabahı, mutlu olmuş cümle alem
Cümle alem şimdi, acep kimlere kul olmuş? ...

Mehdi miyiz, değil miyiz tanıyanlara sorun
Bizler yaya kalmışız, ölüm kanatlı olmuş.
Şu kahpe dünyada, çamur bizden temiz
Temizleyecek sular da, pınarlarda kurumuş…

Azrail aldığında, Kabil’in ruhunu bedeninden
Habil’in günahı, bizim terazime konulmuş.
Böyle satırlar ilk defa yazılmış adımıza
Adımıza bilmiyoruz ki, daha ne oyunlar kurulmuş…