4
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1071
Okunma
işi düşmüştü devlet dairesine
çare arıyordu kanayan yarasına
elinde sımsıkı tutup dilekçesini,
çaldı kapıyı şapkasını alıp eline.
hayret! memur masasında uyumuyordu.
bakıp yüzüne bir de gülümsüyordu.
ne sevimli, ne güleç bir insandı ki
o tatlı sesiyle “buyurun efendim” diyordu.
o da nesi... bir rüzgar esiyordu.
gecenin ayazı iliklerini donduruyordu.
elinde sımsıkı tuttuğu dilekçesiyle
bir bankın üzerinde sabahı bekliyordu.
*
devlet dairesine bir uğrayıverecekti
hal hatır sorup gönüllerini alıverecekti
purosunu şöyle bir düzeltip ağzında
kapıyı da çalmadan içeri dalıverecekti.
o binlerce rüyanın gerçeğini yaşayacaktı
oturup koltuğa, bacak bacak üstüne atacaktı.
memurla birlikte attığı kahkahalar
parkların banklarında yankılanacaktı.