9
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1685
Okunma

ketum bir kalemin faili meçhul yalnızlığına ramak kala
çık gel cancağızım
Züleyha’nın tek günağı boynuma urgan iken
firari kara peçeli gece
gözlerinde hüzün dolu şehr-i istanbul
uçurumun kenarında yokoluşum
kaçınılmaz bir galaya hazırlanan korku filminin sahneleri çekerken saçlarımı
dudaklarım vuslat zemzeminde yâr
gel cancağızım
gelmişim geçmişim
geleceğim ol
aşk tek bir hece olurken
hicran lugatında yağmur suyu ruhumu vaftizledi
bir gece vakti
Şemsliğinle doğup
sana batmak
dar-ı acun alfabelerinde tek bir yürek olurken kelimeler
varlığının lugatında benliğimi daragacında infaza yükledim cancağızım
yitiriyorum hicran kokan veda sözcüklerini
dilimin ucunda bir şarkı
sözlerini kaybetsemde notaları sen kokan cansızım
örsledim kağıdımın ism-i nâzımının gitmediği satırları
şakağından vuruyorum içi boş cümlelerimin
sen olmayan mısralarımda
sana susuyorum hep yâr
lâl dilim hecelemeye niyetlenirken
yitiriyorum 32 harfi
boynu bükük kaf’a bürünüyor Galata kulesi
doğrulsa bi sevda coğrafyalarının efsanevi şehrinde
lâlliğim Süleymaniden çıkıp
hüdhüd kuşu getirir zemzemi
sokul satır aralarına cansızım
başı dik kalemim ayaklansın
yüreğim senden başka mesken mekan bilmedi yâr
efsunlu dolunay
Eminönü Yemincami önünde
bir fincan mutluluk direndi
ıssız kaldırımlarda in/cin top oynamaya niyetlenmişken
tercümanı oluyor saatin tik takı
öz’ümsün sen cancağızım
sözüm oluyorsun dudak kenarındaki cümlelerimin
körelmiş
köreltilmiş dilimde senli cümlelerim
söyleyemediklerim söylediklerimin susma orucunda olsa da
tek cümle oluyorum ateşbâz dudağında
küllenen yüreğim maviliğinde
avucumda kanadı kırık kelebek
kanat çırpışlarına yardım etmeye yeltenen kız cocuğu
duaları yorgun düşmüş dudaklarında.
her yolculuk sana varmak
sana kavuşmak oluyor cancağızım
ekmek arası özlem yanığı
mavi trenin güzergahından
sen olan yollar
sessiz feryat-ı figanların istasyonda
vuslatı giydiriyorum her bir heceye
sana gelmeye niyetlendim cancağızım
büyümeliyim maviliğinde
yetişmeli gül-ü rânâ’m
sen sakın büyüme cansızım
sen kal Yasin süresinde
sakın ayrılma oradan cansuyum gitme
zeytin tarlalarını geçiyorum
Kudüs de üşüyen bedenimi saran Mescid-i Aksa kudsiyetine sarıyor tenimi
Kubbetüs - Sahrâya düşmeliyim Mecnuna özenerek
Ağlama duvarının dört kare taşı tuzlu suyumla yıkadım
yüreğimi dillendiğim gögsünde soluklanayım sadece
gül yeşersin maviliğinde
bülbülünü şükredip
her an cansuyuyla tazelenen..
geçmişimin tozlu raflarında kaldı ruhum
sana yürüdüm yarınlarımda
maviliğinin aydınlığına vur
savur beni ıslak zenci kölelerinin aralarında cancağızım
hüsnüyusufun tazeliğinı bırak küçük avuçlarıma.
kalemin sesli harfleri sensiz susuzlarımın refaketçisiyken
yazgıma düş vuslat mukaddesligiyle
en yalın halinle düş düşlerimi
kalemimin ucu bitti
kelimelerimi yitirdim
sözcüklerimi bitirdim
gel cancağızım
ruhum
Yakup sabrından
Yunus’un sabır sofrasına geçiyor vakitsiz
harf harf inliyor senli cümlerim
Meryem’in dudak kenarında
sensizlik sessizliği azılı bir katil iken
“ benliğimi’ Yusuf’un kuyularına kefensiz gömüyor
gel zemzemim
gel cancağızım
gordion
25/05/2011
5.0
100% (9)