İçinde yaşanılan şu koskoca dünyayı,
Bizim için döndüren Rabb’im Allah değil mi?
Dertler ile uğraşıp mutsuz olan yuvayı,
Sevindirip güldüren Yüce Rabb’im değil mi?

Dürülünce kor güneş kaynayınca denizler,
Emir alıp ruhlarla birleşince bedenler,
Şu mahşer meydanında açılınca defterler,
Hesapları gördüren Yüce Rabb’im değil mi?

Kararıp yerlerinden dökülünce yıldızlar,
Bir araya toplanıp hak alınca hayvanlar,
Diri diri gömülen günahsız mâsum kızlar,
Çığlıkları duyuran Yüce Rabb’im değil mi?

Yarılınca gök yüzü boşalınca kabirler,
Söz dinlemez gafiller feryat figan ederler,
Soruları soracak görev alan melekler,
Merhameti çok olan Yüce Rabb’im değil mi?

Kiminin arkasından verilince kitaplar,
Gerçeği anlayınca fayda vermez eyvahlar,
Denk çıkarsa ameller Arasat’ta kalırlar,
Şefaatte bulunan Yüce Rabb’im değil mi?

Yeryüzünü bir döşek dağları sağlam kazık,
Yemyeşil bahçelerde bulunur bin bir azık,
Mü’minlere denilir cennete girin artık,
İnsanlığı doyuran Yüce Rabb’im değil mi?

Sunulacak mü’mine şeffaf, billur kâseler,
Ne çok sıcak, ne soğuk, tatlı serin gölgeler,
Gümüşten bilezikler yumuşak has ipekler,
İnsanı nurlandıran Yüce Rabb’im değil mi?

Kafire, münâfığa yalın kızgın ateşler,
Küfürün batağında hayat süren şu leşler,
Utanıp sıkılmadan sırttan vuran kalleşler,
Zâlimleri kahreden Yüce Rabb’im değil mi?

Doğru yolu bularak hidâyette olana,
Zalim nefse uyarak günahlara dalana,
Mü’min, kâfir, münâfık ayırmadan kuluna,
Nimetleri bahşeden Yüce Rabb’im değil mi?

Kuluna mutluluğu sevgisinde bulduran,
Fırtına volkanları dur deyince durduran,
Annelerin kalbine evlat aşkı koyduran,
Kullarına buyuran Yüce Rabb’im değil mi?

Rızıkları kesmeden yeryüzüne dağıtan,
Semalardan yağmuru üstümüze boşaltan,
Simsiyah bulutlardan bize rahmet çıkartan,
Mevcudatı yaratan Yüce Rabb’im değil mi?

04.07.2003

Tüm Gönül Dostlarımın Berat Kandilini Tebrik Ediyorum.