5
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1876
Okunma

/Ankara/Kızılay dolaylarında bir aşk ölü bulundu/faili ya da failleri henüz bulunamadı.
Bu yüzden herkes kendine bir aşk sigortası yaptırmalıdır...
Sonra, karanlığın sonunda kimse kendini tekrarlayıp, taklit edemedi
’Görgü tanıklarının ifadelerine göre, bu bir kendini gebertmeydi, kendini infaz!..’/
I
İllegal iki notaydık aynı şarkıyı arayan;
ölü aşkların soluk fotoğrafları
faili meçhullerin parmak izleriydik
yalnızlığın en yenilmez-aşkın en bırakılmamış yanıydık
ve çok sayıda yasaklanmış şiirlerin yitik imgeleriydik...
/...telafisi yok infaz yalnızlığın
o şiir senin, bu şiir benim içimde hep trajik!../
II
dijital aşkları kim satıyor, çağdaş insan pazarlarında?..
kim tedavülden kaldırdı masumiyeti
kim intihar etti sadakati
kim, katletti acıyla büyüttüğün, içindeki çocuğu!..
sorguya çekildi umutların...
kim sürdü ayakların altına sehpayı
katil coğrafyalarda!..
sana kim yasakladı yaşamayı
kim sürdü seni, hep tıkanmış yollara
bir türlü varamadığın uzaklıklara..
her şey gider, bir tek hiçbir şeye benzemeyen yalnızlığın kalırdı
hep bir şiir kalırdı geriye
hep bir şiir...
III
henüz resmedilmemiş ve hiç gidilmemiş coğrafyalarda
(u)mutsuzlukların, kimin umurunda!..
bir gün sana yenilmemeyi öğretecek mi,
yaralarını saklayan şehirler...
her aşk intihar çağrıştırırken sen de-
aşk diye seni doğurdu anan
seni doğurdu...
şimdi vur kendini sahibinden satılık sevdalara...
hiçbir otobüs beklemedi seni!..
beraat etmedi suçlu umutların
kim okur / kim ezberler,
hep irileşen yalnızlıklara yazdığın şiirleri...
kim hatırlar yaş günlerini
üşümelerini kim ısıtır
kim diker kalbinin söküklerini
kim tamir eder kırık dökük hayallerini?..
V
ölümü bekletmeli, kapıları sürgülü şehirlerde-
dövüşerek ve hep yenilmiş bir kadın yazgısıyla
tarihe yazılmalıydın
fazlasıyla katlanarak ve kanayarak!..
el ayak çekilmiş ve silah sesleri dinmiş sokaklarda...
hüküm giymiş çığlıkların çarpacak öyle yorgun suskunluklara
şimdi kim söyler türkünü / kim doyurur açlığını
yol yorgunu gülüşlerine kim ekler sevincini?
kimler nasiplenir saflığından
hangi öykü anlatır
hangi türkü söyler
hangi şair yazar seni
kim bulur?
dipsiz kuyulara atılan kimliğini!..
VI
bütün öykün bundan ibaret;
soğuk ikliminde sevgilerin
el ele büyüdüğümüz topraklarda kırsal acıların
upuzun ölümlerde mapushane avlusu belleğinde
açlık sana vaat edilirken, kim besler çapraz ateş düşlerini?..
kim merak eder adının anlamını..
sen ağzına kadar aşkla doluyken
kim sarar Türkçe yaralarını!..
hangi puşt yalnızlık pusuda bekler seni...
VII
herkes sana saklayarak yalnızlığını, karıştılar kalabalıklara
avuçlarında çalınmış öksüz umutların ve tutsak yaraların
şehirler arası hüzünlerin ve son sefer sayılı ayrılıkların
sen sadece susacaksın bu senin tek gerçeğin...
/kim yaşar senin için
sen her gün ölürken böyle başkalarına../
ansızın duruveren kalp’sin sen
şarkısına geç kalmış bir nota’sın-
şimdi hangi şarkı’dasın
hangi şarkı da eskimektesin.!
(Birdal ERDOĞMUŞ/ ANKARA / 2001)
5.0
100% (14)