2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1055
Okunma
Saklamak mı, sürerek en asil duyguları,
Eller duyar korkusuyla kat kat beze dolayıp
Yoksa götürüp uzaklarda topraklara gömmek mi?
Saklamak, saklanmak mı?
İtiraf et, çekinme;
Yedi kat muşambaya sarıldın, saklandın mı?
Kendinden bile…
Saklamıştın, toplayıp mutahhar duyguları
Endişeye kapılmış, sarp yamaçta dal veren şu serviler
Ateşe atıp yakmak, toplayıp küllerini
Kuyulara atmak mı?
Rutubetin hükmünde hayata tutunmak mı?
Saklamak, saklanmak mı?
İtiraf et, çekinme;
Bulunduğun ortamın rengine bürünüp, saklandın mı?
Kendinden bile…
Paylaşırken sevgiyi
Uçan kuşla, ağaçla, türküler biçiminde
Suya bakıp ahenkle akışına kapılmak
Yele söylemedin mi, götürsünler uzağa…
Hep içine kapandın
Hep kendinden gizlendin
Saklamadın sevgini, sen kendini sakladın
Saklanmanın sonunda,
Hayattan uzaklaştın…
Ey yar!
Güneşe bakıp beni andığını unutma
Unutma! Ay’da hayal, resmimi çizdiğini
Akan suyu ben sayıp içtiğini unutma
Unutma! Uzaklaşıp beni çok üzdüğünü
Sevdamızı bağladın ya kuşların kanadına
Unutma! Unutsan da, geleceğim yâdına…
Saklamana gerek yok
Herkes bilir; farkında
Sanırım sen değilsin,
Bir sen kaldın sevdanın o mahzun firakında.
Rüyada her şey kolay
Düş deyip geçiverdin
Karanlık bastırınca yaşınla göçüverdin
Oysa bütün rüyalar ben ile var olmuştu
Gönlüne giriverip, belleğine dolmuştu
Yumunca gözlerini, beni görmen muhakkak
Yalnız başına kalıp, dolaşırken rıhtımda
Kabaran dalgalarda, denizlerde; karşında
Uzaktan geçip giden gemiler gördüğünde
Aklına geleceğim, korkup da kaldırmadan
Sallayacaksın mutlak, elini de içinden
Ah bu haller
N’olur sanki söylesen, taşlar mı çatlayacak
“Ar yok mu sende?” Diyen elbet çıkacak
Bilsen, bilsen arsızlık kanyonunda başa güreşen onlar
Onlar mı anlayacak senin o pak gönlünü
Onlara mı havale
Söyle, söyle onlara mı havale bizim aşkımız, söyle…
Çok zamandır uyumam
Nedendir bilir misin, ey korkak ruhum
Bilirsin, bilirsin de pusmuşsun, söylemesin
Uyumam, çünkü dalıp da rüyalara korkum kopmak gerçekten
Görmek istemiyorum sessiz düşümde seni
Neylerim kokun yoksa neylerim yalnız teni
Şair der ki;
“Dalardık uykulara
Hasret kaldığımız anlarda, yara
Düşler görür, düşlerde sevişirdik…”
İstemem o rüyaları, istemem kalsın onda
Ateşler sarsın teni, mekân tutsunlar bu canda
Ah bu haller
N’olur sanki söylesen gerçekten sevdiğini
Sular terse mi akar
Yoksa âlem toplanıp, sana kötü mü bakar
Aldırma, aldırma bil ki onlar bataklığa gömülmüş en başa güreşendir
Onlar vücudu kaplamış sadece kurdeşendir;
Onlara mı havale
Söyle, söyle onlara mı havale bizim aşkımız, söyle…
…..Eyvah!
…..Eyvah!
Güneri Yıldız (Elazığ, 15.10.2010)
.
5.0
100% (2)