13
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
2930
Okunma

Sezen Aksu"nun şarkısından esinlenerek yazıtıma yazdım.
gittiğin vakit
dudaklarıma bıraktığın kara girdapta
hiçbir ses dolduramadı be vefalı...
şimdi
kalemim darağacında
çoktan sağa sola savurmuş
vaziyet-i ahvali sensizliğimle eşdeş yâr"im
hicranın demlediği bir akşam üstü
radyodan
notaları öksüz kalmış şarkılar tanrı misafiri oluyor ruhuma
Sezen Aksu- Küçüğüm
ve söylenen her söze küflenmiş yüreğime
hüznün girmesine protokolüne hazırlanırken
ruhum,
senin yüreğime bıraktığın yokluğu toparlamaya çalışıyor gibi.
elime kalemimi alınca harflerim kan revan içinde
her bir noktada göz pınarlarımın son tuzlu suyunu vermekte tenime…..
hicranın sokaklarına bıraktığın senli cümlelerimi toplamaktayım
darmadağın her satır
Eminönü sahiline ayrılık demirlemiş
adınla başlayan kelimelerim ayrılığına mühürlenmiş..
ben “ sende “ küçüğüm
artık ben “ sende “ yaşanıp hatıralara gömülen koyu bir pişmanlığım…
bir küçük kız çocuğu kadar uzağım senden.......
kan revan içindeydi kalemim
yüreğim hicranın arifesinde
dallarım kırılmış çoktan
vuslat diye ektiğim tüm tomurcuklar zamansız budandı.
enkaz bir yürek
aşk adına aldığım yaraları
senin gülüşlerinle sarmaya gelmiştim..
hicrana ortak
vuslata yoldaş bilmiştim seni…
ellerini tutamayacağımı bile bile
yüreğini gülüşlerimle bir kez öpemeyeceğimi bile bile
seni “ sen “ diye sevmek için gelmiştim sana..
gülüşlerinle baharı mühürlemeye gelmiştim…
kanayan yaralarıma “vuslat " sun…
ölüm kokan ellerimle avuçlarına sığınan ben
karanlık geceleri sevdama şahit bildim
yazgımıza yazılmamış bu aşkın kavuşmasını ahirete erteledim.
sen ve ben cancağızım
yaslanan karlı dağın birbirlerinin ellerini tutamayan iki yamacıyız
yüzün Şems"e bakardı benimse gecenin kara şövalyelerine
kum saatinden akan zamana kanıp gittin be yâr
ardında beni “küçüğüm “ bırakarak.
varlığına sarılıp kirpiklerinde dinlendirmek istemiştim
yüreğimin üşüşmüş ayazlarında
sesinin sıcaklığına uzanıp gülüşlerinle sarmalanmak
hicrana müebbet acılarım.......................
söyle bana senden çok şey mi istedim be cancağızım?
senden çok şeyler mi bekledim..
hadi kaldır başını
” küçüğüm “ sözleriyle başlayan iki dudağın arasındaki gizemli derya
sığdırılmış ayrılıklara gebe kaldı bu gönülcağız ?
çok mu geldi gözlerinde beni mutlu görmek ?
ellerini tutamayacağımı bildiğim halde delice sevilmek çok mu geldi sana ?
bana duyduğun sevgi bir avuntu muydu yoksa ?
bu aşk için bir rüyaydı geldi geçti de bana..
gözlerimin içine bakıp " seni hiç sevmedim " de ..
seni “ senden “ çok sevdiğim için hicran kara yaşmağını tak..
düşlerimi yüreğinden vur....
özlem suskunluğuma kanat dudaklarımdaki
mühürlü isimini vaftiz et
küçük avuntudan ibaret olduğumu söyle hadi .
gece karası gözlerinden yamadığın gözlerimi
“gözlerimden “ sök te git cancağızım.. sana dair kurduğum tüm kalemimi ait cümlelerin
hepsinin yalan olduğunu söylüyorum sana.
ecel gibi susuyorum karşında...
yüreğin niye hala acıyor sevgili ?
niye ?
söyle bana…
sevgin bana yetmedi de
bittiğini söyle.
gittiğin gün yüreğinin acımadığını itiraf et..
ismimden öteye hiçbir zaman dudaklarında olmadın ki de bana..
beddualar et bana..
dipsiz kuyulara at beni.
yalvarırım
susma bir şeyler söyle…
yüreğinde hiç var olmadığımı söyle…
küçüğüm “ seni hiç sevmedim ki “ kelimesini savur dar-ı acunuma
susacaksın
sus
tek bir kelime etme..
sus ki; adımı anmakla boşa harcama nefesini be arkadaş.............
gordion
14/03/2011
5.0
100% (11)