Söylemeden edemeyeceğim; biliyorum
Aile bağlarının ne demek olduğunu artık
Ne demek olduğunu da bir değneğin
İki ucunun…


Ah, ben! Uçan, kaçan, yorulan, yıkılan
Değnek üzerinde sere serpe, pervâne
Ateş gönüllüsü
Kanatları albenisiz, kelebek ölüsü
Ve müptelası olmuş hasta bir yaşamın
İki yakasına musallat
Ömrü billâhlık, ömür delisi
Yaşasın kelebekler!


Biliyorum, hep seslenecektir de birileri
“Uzat ellerini kelebek ölüsü!
Bakayım, avuçlarında ne var? ” diye
Ve sırtımda uygun bir yer arayacaktır hep
Akrep gülüşlüler ki, kalmışsa sırtımda
Yara beresiz bir yer; olur elbet
Neden olmasın…


Haykırmak: kendi sesinde boğulmaktır her seferinde
Halden bilmezlere, kahkaha arası çerezdir
Vurdumduymazlara vızıltıdır vesselam
Haydi, dağılın baylar bayanlar!
Sesim yere düştü
Kalmadı sesimin ölüsü dirisi de
Tutun seslerinizi
Bir başka kelebek ölüsü bulana kadar!


Şimdi, sinirlilik halimi, stresimi
Sakladım içime
Boşuna yormayın kendinizi, göremezsiniz
İçimdekini ve kırıklarını hayallerimin
Durmayın da yanı başımda, boşsanız, ruhsuzsanız
Hem eksik etekliğim tutmuş yine
Ki, buna yer gök şahit
Ağzımdan dökülen elma kokusu değil
Çiğnediğim zehir zemberek bir hayatın artığıdır
Ve siz öpemeyeceksiniz de beni
Sinmesin diye dudaklarıma elma kokusu
Ama dert değil, olmasa da olur
Sizin olsun elma kokusu…


/Ah dudaklarım!
Hep yarım yamalak ve hep sessiz sedasız kalacak
Huzuru divanda dizlerim çözülene kadar
Ve siz bunu hiç bilmeyeceksiniz
Kurtlanırken ve kutlanırken kadınlar günü
Nice zamandır kadınlığımdan vazgeçtiğimi
Gidin!
Derdim başımdan aşkın…/


Söylemeden edemeyeceğim; biliyorum
Tükenmişliğimi, vazgeçmişliğimi hayattan
Canlı cenazeyi her gün süslediğime de bakmayın siz
Ederi, hep sıfırdır içimin dışımın
Heveslenmeyin de, benden size bir şey kalmaz
/ölüsüne bakarken bir kelebeğin/
Benden, kalsa kalsa
Albenisiz kanatlarımdan dökülen
Esmer yüzlü kadınlar kalır ki, hep mor bakar gözleri
Şimdi, siz!
Duymazsınız da onların
Sessiz çığlıklarını...


Ah, içim!
/baştan aşağı kelebek ölüsü/
Avuçlarıma dökülmek istiyor bugün
Avuçlarımsa, yüzüme dokunmak...
Verin sigaramı, çakmağımı!
Koyun çantama da ağrı kesicimi
İşim var, gidiyorum
Yoruldum…




Saadet Ün-06.03.2011