Gurbetten bir gurbete selamlar gider,
Kanadı kırılmış bülbül,gurbette bekler,
Yüce Mevla’m ayırmış bizi, kötü kader,
Sılanın yolunu bul da gel ,gözünü sevdiğim.

Sen kimsin gurbetin kahrı çekmek kim?
Sana biz kıyamazdık göz bebeğimizdin,
Ne günahın vardı ki,karıncayı mı incittin?
Ebabilin peşine düşte gel, gözünü sevdiğim.

Baba ocağında aradığını bulamadın mı?
Ana kucağından bir sıcaklık alamdın mı?
Bir goncanın yaprağına tutnamadın mı?
Seher yelinin peşine düşte gel, gözünü sevdiğim.

Sılada duramaz ,gurbette barınamazsın,
Toprağını koklamazsan nefes alamazsın,
Yıllar geçti bizlerden de haber alamazsın?
Bir mektubun peşine düşte gel gözünü sevdiğim.

Yıllar mı bizden geçti gitti,biz mi yıllardan,
Kanadı ayaklar dikenli ve taşlı yollardan,
Bir selamın geldi diyara gurbet ellerden,
Bir yıldızın peşine düşte gel gözünü sevdiğim.

Bahçende goncaların birbirinden nadide,
Biri Tuba dalları diğeri güler yüzlü Hatice,
Nolur bir göreyim onları buralara gelince,
Bir bulutun peşine düşte gel gözünü sevdiğim.


Kim bilir nice oldu sen buralardan gideli?
Aklına gelmez ki ,ama bu gönül sana deli
Seneler geçmiş,beş altı yıl sonra yaş elli,
Bir bulutun peşine düşte gel gözünü sevdiğim.

SELMA NAS