OryantasyonŞiirin hikayesini görmek için tıklayın ***duyular esir alındığında kalbimizle koklamıştık hayatı***
zamanın suskunluğu
hatıraları acıtır en çok bir de sararmış şarkıları kalabalığın iteklediği yalnızlık içinde aydınlığın yedi notası yok artık varoluş ögelerimiz kayıp duyular esir anlamlar lekeli özgürlük türküleri yalan söylerken uzak gözlerde ne bir yokuşun kayıp mahallesinde sığınak arayışı ne de leylak kokusunda merhamet tılsımlarının faydası yok çatlak duvarlarından yoksulluk sızan bahçede hani sayarak adilce ve sırayla zamanı sığdırdığımız salıncağa hakkını vererek içine çekilen heyecanı yakalamaya koşsa da şimdi bize ait olmayan ayaklarımız umutsuzca ah! bu hükmedilemeyen başına buyruk parmaklar bir çocuğun hayallerine annelik yapan ses beceriksiz harfler üşümüş kelimeler unutun bizi en son şairi de kendine ihanet eden sözleri beyninden vurdu iç ses harf olamazken çığlıklarımıza ne yazık bir daha papatya tarlası gelip yerleşemeyecek gözbebeklerimize! 11 Mart 2011 |