Başı boş şehirlerin,

Terk edilmiş evleriyiz şimdi ikimiz...

İçinde yankı yapılacak kadar sesli...

Gidilmeyecek kadar ıssısız....

Beni merak etme,ilk bıraktığın yerdeyim...

Coğrafyası elverişsiz...

Kurak iklim mahallesi,

Karışık hisler caddesi,

Firavunu kaybetmiş mısır...

Adresi mi sorma bana !


sustum...

Sustukça kolaylaştın

Kolaylaştıkça kaçtın..

susuz bıraktın

işte böyle uzaklaştın....


Unutursun diyen falcılarda yalan sölediler...

Elverişsiz cografyanın sıcak insanıydık aslında

Arabistan kadar sıcak ve kuraktın

Bense sana Komşu olamaya çalışan Mısırdım....

Sorun ; kızıl denizmiydi ?

yoksa, işgal edemediğim garip ürdün mü?


Eyer kalbimden çıkmasaydın!

Vergiye bağlaycaktım...!

serv gibi ağır gelecektim, hüküm sürecektim...!

mondros gibi her köşe başında seni bilfil işgal edecektim...

ve fiilen sona ermiş olacaktın...



...Anla işte... !

Başı boş bırakılmış, terk edilmiş iki ülkeyiz şimdi....

Ne işgal edebiliyorum,nede sana yeniliyorum...

Ne ölebiliyorum,nede zülüm görebiliyorum


...Anla İşte...!

Bir yanım veda, bir yanım sadakat...

Adresini Şaşırmş beyaz bir zarfım...!

Mürekkep damlatıyorum eski bir kırmızıya

Ve kendi içinde kaybolmuş,

Gece kadar Karayım....


Adresimi sorma bana...!

ülkem belli, adresim belli,sokagım net...

İşgal edilmeyecek kadar güçlü

ve yenilmemek için; bi o kadar tedikteyim....

’’ İşgali olmayan aşkın’’

Enkazındayım...


Mahmut BARIŞ

10.03.2010

DÜZENLEME:10.03.2011