2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1604
Okunma

Matemli konuşan eski resimler rüyamda,
Kırılmış bir kalem ucu altında
Konuşsam, Konuşmasam
sussam, susmasam
Mavi bir yanlızlıkta düşerimi çaldılar
Korku yüklü gemilerde sahtekar korsanlar
Söylediklerimi, söylemediklerme
Bildiklerimi, bilmediklerimle
Değiştirdiler..
Düşleyemediğimi,
Düşenemediğim karanlıklarda ıslattım
Ve verilmiş yeminleri, verilmemiş saydım
Kimsesiz harfleri muzdaripsiz sana yakıştırdım
Bu Sefer yeminliyim,
Işıklı mısralarımı karanlıklara mahkum bıraktım
Acılı suretimde, tatlıyı rehin aldım
Yokuşlu, inişli kelimeleri giyindim
Ve Sonra eskimiş olanları bana bıraktım...
İçimde kimsesiz çocukların hükmu yatar
Kurumuş bir yaprağa, yağmur damladı ey yar !
Kurak iklimimden sana yağmur sundum
Ve kimsesizlerin sokağında seni buldum
Kurak iklimlerimin yağmuru
Son bakışında açtığın yaranın mağduruyum
Nisan yağmuru gibi yağmasan,
Ve ıslatmasan diyorum...
Kefşedilmeyen coğrafyalarda
Pusulasız kaldım
Türetilmemiş kelimeler türetiyorum tüketilmişliğime.
ve bu sefer mevsim sonbahar.
Düşüncesizce düşlediğim,
Düşlere düşüyorum
Her satırda karalanmamış,satırları karalıyorum
Hangi düşleri düşüne aldın..
ve sen bana düşleyemediğim bir düşü bırakıpta
hangi düş alemine daldın...
Mahmut BARIŞ
8 TEMMUZ 2010