2
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1989
Okunma

uzun bir yolculuktu aşk ;
sessizliğe gömülüydü şair ,
ve
kelebeklerin göç zamanıydı
aşk varılan yolculukta ....
birleşirken gök ;
cahil kalbiyle yeryüzünün..
kaçamak ihanetlere bulaşan
kirli gülüşlerı barındırıyordu ;
soluksuz yağmurlarla
yıkanırken dünya ...
çıplağız,yalın halde ;
arınmış bir şekilde
soyunurken geceye
doluyorduk ruhumuzu
kutsanmış aşkla
herşeyin geriye dönüşü varken
aşk
dönüşü olmayan tek şey
yol alıyoruz
unuttuğumuz kimliklerimizle ....
bir anda oluyor herşey
girişin kayıpken yaşantıma
kendime masallar anlatıyorum
hiçbirşeyi sorgulamıyorum
bugünlerde
Sayıklamalar içindeyim ....
izine takılan bulutlar
her tarafa dağilirken
bir aşk ta soluklanmak istiyorum
sen hayata ait nefes alışlarım
aşk olarak düşüyorsun
yalnızlığımın çizgi ötesinde,
an ;
mucizeye ihtiyaçım vardı ;
bilinmezliğin bir yerinde
sen
bir şiir misali
uzanmaktasın yaşantıma......
aşk kokuyordu
yalnızlıgım
bir sis gibi gibiydi .....
ten rengiydi gece ;
ince bir hüzün giymişti üzerine ....
sen hüzünbaz gecelerimde
ıslak düşlerimden akarken gönlüme ...
her öpüşünde
ruhuma açtığın temasın ölümsüzdü...
soguktu gecenin sessizliği;
ağlayan bir gökyüzü şahitti yaşananlara ;
müzik son bulmak bilmiyordu,
küçük adımlarla dans ediyorduk.
çevremizdeki gölgelere inat
geceyi aşk giydiriyorduk ....
hiç sonu gelmeyecek bir tuval di yaşananlar ,
ateş kırmızısına boyadık tuvali,
yaşadıklarımızı resmederken ,
bir fırca senin elindeydi ;
bir fırçada benim elimde ....
zaman dolması gerekiyordu,
her gecenin sonunda olduğu gibi,
İçi dışı cesur,
özü sözü sabır olan
iki aşktık
bir yürek olduk
geceyi alev alev yakarak özümüzde
rüzgarlar iyice yaydı alevi
Yeşermeyen umutlara,.
ekilmeyen tohumlara
ve karanlığa inat
her şey renk içindeydi gecenin icinde
her şey aşk kokuyordu...
şimdiyse ;
mühürlenmiş yaşama isyan etmem boşunaymış
çok geç ama anladım ...
5.0
100% (2)