…………………………………………………………………………………………………………………………….
Olmaz (Hiciv Destanı)

Cahili camiye imam etseler
Anın ardı sıra cemaat olmaz
Kibirli kimseye üç tuğ verseler
Anda bir merhamet inayet olmaz

Hünerin yok ise meydana çıkma
Kalp evi Kabedir bir taşın yıkma
Yalancı deyyusun sözüne bakma
Gösterse keramet şefaat olmaz

Kovma muhanneti kovduğum yeter
Kahraman olur da karşında biter
Söz asilzadeye ölümden beter
Aslı bozuklarda namus ar olmaz

Bazının mecliste dinlenmez sözü
Meydanı hünerde karadır yüzü
Başına vursalar yüz bin topuzu
Eski adetinden feragat olmaz

Bazı adam vardır her söze uyar
Körün gözü görmez kulağı duyar
Merkebe vursalar donanmış eyer
Çalsan üzengiyi yeğin at olmaz

Kimisi dangalak kimisi bengi
Merhametli olur yiğidin kendi
Binde bir bulunur kafanın dengi
Olur olmaz ile ünsiyet olmaz

Deruni’nin kalbi misal-i derya
Var ise metaın alana söyle
Hasmın kadı ise yardımcın mevla
Andan gayrisine şikayet olmaz
…………………………………….
AŞIK DERUNİ
……………………………………
17. yüzyılda Kars’ta yaşadığı tahmin edilen Aşık Deruni’nin,gerçek adı, doğum yeri ve nerede öldüğü konusunda da herhangi bir bilgiye rastlanılmamıştır.Rivayetlere göre Alevi-Bektaşi şairlerinden Deruni ya da Derun Abdal adlı şairle yaşamı ve şiirleri konusunda bazı karışıklıklar olduğu gibi, bu iki aşığın aynı kişi olduğu yönünde bazı ip uçları bulunsa da bu bilgiler kesinlik kazanmamıştır

Bazı araştırmacılar, söz konusu şairin divan tarzında yazdıklarında Deruni, ötekilerde ise Toruni mahlasını kullandığını belirtmektedirler. Ancak Deruni mahlaslı heceli şiirlerinde de bulunmaktadır.

Deruni’nin Doğu Anadolu aşıklık geleneği bağlamında arşivlere geçen az sayıda şiiri bulunmaktadır. Ancak bu şiirler genel olarak, dili itibariyle Toruni’nin yaşadığı var sayılandan sonraki bir döneme daha yakın durmaktadır.

Ayrıca Osmanlı padişahı Abdulhamit (1842-1918) döneminde yaşamış, ömrünün büyük bölümünü Karamürsel’de geçirmiş Sivrihisarlı Ermeni kökenli bir Deruni daha bulunmaktadır.
……………………………………………………………………………………………………………………
)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-105-)(-)(-)(
Bir iş de ehiline verilmez ise
O işten bir hayır beklenmez derler
Zamanında hesap sorulmaz ise
Sonradan adalet haklanmaz derler

İnanma yanına kâr kalır derse
Ustayım diyerek taktik de verse
Gizlice yapılan hangi iş varsa
Ortaya çıkınca saklanmaz derler

Varılmaz yanına gönül kirinden
İnsan denir amma hayvan türünden
Kalbi mühürlenmiş olan birinden
Halka yarar bir iş beklenmez derler

Helal ne haram ne ayırmaz ise
Bir yetim bir öksüz doyurmaz ise
Mazlumu masumu kayırmaz ise
Böylesi yürekler aklanmaz derler

Gurbette olanın uzaktır yurdu
Ayırt etmek lazım çakalla kurdu
Garip bir kişinin var ise derdi
Üstüne daha dert eklenmez derler

Elbette seven yar sevdiğin över
Hasretlik olursa gün günü kovar
Yiğit olan yiğit bir tane sever
Üstüne başka gül koklanmaz derler

Lüzumsuz arındı nefretten kinden
Kötü duyguları attı bedenden
Arkaya bakmadan çekip gidenden
Postada mektubu yoklanmaz derler

Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz