3
Yorum
0
Beğeni
4,5
Puan
841
Okunma
Bugün sana geldim…
Sen diye, başucundaki taşı okşadım
Buz gibi ve nemliydi
Yer yer yosun tutmuş yeşermişti.
Bahçendeki yabani otları temizledim, tek tek…
Saçlarını okşar gibi
Çimen ve toprak kokusunda kokunu aradım
içime çektim derin derin…
Bulamadım…
Selvinde şakıyan kuşları dinledim,
“Ölüm asude bahar ülkesidir…” dizelerini
Mırıldandı dudaklarım.
Gözlerimi kapattım…
Kabuslarımdan uyanmayı bekledim,
Adımı seslenerek omuzuma dokunmanı bekledim…
Olmadı…
Hep aynı kabusa geri döndüm.
Seninle sohbetlerimizi özledim,
ben anlattım, ama sen hep sustun.
Cevap vermeni bekledim,
Duyamadım…
Yokluğun bana ceza mı?
Bunu bilemedim
Ama öğrendim hayatla savaşmayı,
Pes etmeden ayakta durmayı.
Özledim, yokluğunda sarınıp sarmalanmayı
Bilemedim kime sığınacağımı…
Ölümden betermiş
Bu bitmek bilmeyen özleyiş…
Ş.Ç.
(Kaybettiklerime...)
"Ölüm asude bahar ülkesidir bir rinde;
Gönlü her yerde buhurdan gibi yıllarca tüter.
Ve serin serviler altında kalan kabrinde
Her seher bir gül açar;her gece bir bülbül öter."
Yahya Kemal Beyatlı
5.0
50% (1)
4.0
50% (1)