6
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1931
Okunma

/ Bana duyurma
Sargısında, susmuş beyaz nefeslerin
Sessizce dönüştüğünü toprak rengine… /
Hangi ağaçtır
Dalları hep sokağın başını tutan
Gözlerimi damlarken gördüğüm dallarından:
-Söyleme!
Say ki, sormadım!…
Avuçlarını uzattığın Tanrı’nın huzurunda
Aydınlık değil
Işık değil
Gördüğün değil göğün yaşları.
Damarlarında hissettiğinden öte hiç olmadı…
Çocuklar bilmez omuzlarındaki köprücük kemiklerini.
Çünkü onlar
Salıncağın rüzgârında
Kuma savrulan saçlarında
Ve gözlerinin renginde ağlamıyorlar!
Boyaya batırdığı parmaklarıyla yüzüme renklerini güldüren bir çocuk
Uykusunda sayıklamıştı…
Senin sevdiğin güne öyle çok sormak isterdim
Yüzünü çıkarabilseydim…
Zamandan dilesem
Giysilerinden de tanıyamam ki,
Kendiyle beraber alıp götüren o değil mi
Senden ve benden
Bizden
İnsan yazılı her hücrede kendince çizgilerle süsleyip üzerini…
Çok mu geç
Dönmeden şakağından
Silmeden paylaşmayı bilmek bir damla yaşı,
Tuzunda hissederek tıkanmış yutkunmayı...
Şimdi
Geçen bin zamanı kardeşliğine verip
Bütün kelimelerin eksik kaldığı bu ada
Bir yaşam doğurmalı...
ezgi ç.
13.01.2011
5.0
100% (10)