3
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
2071
Okunma

seksen yıllık zindan
olmuş beş yıldızlı han
four seasons ışıklar içinde
tek kişi beşyüz diyor görevli
sekizyüz ödüyoruz iki kişi
endamı düzgün bir sevdada
uzun boylu oyalanıyor gece
Fethi Naci silmeye çalışıyor duvardaki kanlı izi
Türkali’nin sesi avluda
’güvercin sesi
çocuk sesi
tren sesi
parmaklıklara yakışmayan ne varsa burada’
yoksul mapuslar uyurmuş
pahalı odalarda
gürültüyle aralanıyor kanatlı kapı
elinde bir kağıt
Deniz öfkeli
kol altlarından sürüklüyor
Nazım’ı zincirleri
gözlerim arıyor
Kemal’i Nesin’i Belli’yi
bir görünüp bir kayboluyorlar
dar ağaçları kurulan bu avluda
bu şık restorantta
gözlerini arıyorum korkarak
gözlerin okyanus derin
tenin toprak
ve belki de sıcak
bir şarkıda susturuyorum
çığlığını yıldızların
’başlar ay doğarken saltanatı sultan-ı yegahın’
Türkân Böcü
5.0
100% (4)