.....................................................................................
EY ŞAHİN BAKIŞLIM

Ey Şahin Bakışlım Bülbül Avazlım
Bir Eli Kadehli Bir Eli Sazlım
İşte Ben Gidiyom Kal Ahu Gözlüm
Ne Sen Beni Unut Ne De Ben Seni

Yolda Harami Çok Engel Arada
Ayırma Sevdiğim Demde Sırada
özüm Gider Ama Gönlüm Burada
Ne Sen Beni Unut Ne De Ben Seni

Ta Ezelden Ezel Sevgim Sevginde
Şu İki Cihanda Kevn-ü Mekanda
Nizam Başlarında Ulu Divanda
Ne Sen Beni Unut Ne De Ben Seni

Kul Hüseynim Der Ki Gül Benzim Soluk
Serimize Yazılmıştır Ayrılık
Vallahi Sevdiğim Gönüller Birlik
Ne Sen Beni Unut Ne De Ben Seni

………………………………………………………………
AŞIK KUL HÜSEYİN
………………………………………………….
Aşık Kul Hüseyin Suluova’nın Kazanlı köyünde 1808 yılında doğdu. Baba adı Veli, anne Fadime’dir. Babasını 7 yaşında annesi ise 12 yaşında kaybeden ozan öksüz kalınca doğup büyüdüğü toprakları terk etmek zorunda kalır. Çobanlık yapmak için Kazanlı’dan Merzifon’a bağlı olan Yakup Köyüne gider. Hayvanları otlatırken bir gün yanına Sersem Hızır Baba gelir ve ona “Hayrettin köyünde tabakamı unuttum, gidip getiriver” der. Kul Hüseyin’de giderim de hayvanlar seni rahatsız eder, güdemezsin demesi üzerine Sersem Hızır Baba çaresine bakarız sen git diyerek Kul Hüseyini köye gönderir. Koşarak gidip gelen Kul Hüseyin sürüsünün yanına geldiğinde hayvanların Sersem Hızır Babanın başına toplandığını onunla (Hâl dili ile) dilleştiklerini görür. Bunu gören Kul Hüseyin “Gördüm emme demem!” diyerek gezer ama bir türlü ne demek istediği anlaşılmaz. Deli diye köyde horlanır. Bir rivayete göre bu olaydan sonra Sersem Hızır Babadan el aldığı söylenir. Kul Hüseyin dana kuyruğu kıllarından kemane yapar, deyişler ve türküler söyler gezer. Emert Köyü’nün Muhtarı ozanın varlığını hisseder ve onu alır köye götürür. Askerliğini yaptırır sonra Satı kızla evlendirir. Muhtar vefat ettikten sonra Emert köylüleri ile arası açılır köyde Kul Hüseyin’e köyde dirlik düzen vermez olur köylüler bunun üzerine Hanımı, oğlu Ali ile Köselere göç etmek zorunda kalır. Köselerde 10 yıl kadar kalır. Burada Keçiköy’lüler ile tanışır Keçiköy’lülerin ricalarını kıramaz ve Keçiköy’e taşınır. Keçiköydeki bir düğünde güreşmek için Kıreymir köyünden gelen Ali adında bir yiğide “gerçek pehlivan kendisiyle, kendi hırsıyla, kendi nefsiyle güreşen, onu yenendir” der ve oda “Sadaksın üstadım der” Kul Hüseyin’in öğütlerine ve sözlerine uyar ve Aşık Kul Fakır mahlasını alır. Köylüler ile Kul Hüseyin’in arası o kadar iyidir ki hanımı ile oğlu adeta kıskanır köyden göç etmesini isterler. Kul Hüseyin buna gönül koyar 3’er ay ara ile hanımı Satı ve oğlu Ali hakka yürür. Kul Hüseyin Keçiköy’den Fatıma isimli bir kızla evlenir ve bu eşinden de Veli ve Halil adında 2 oğlu daha dünyaya gelir. Fatıma ana üçüncü çocuğa hamile iken Kul Hüseyin 1881 yıllında Hakka yürür. Fatıma ana Osmancık’a bağlı Kumbaba köyüne göç eder ve üçüncü oğlu Hamza burada dünyaya gelir.
..........................................................................................
)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-42-)(-)(-)(

Güzeller güzeli ey mihr-i mâh’ım
Ne sen kıymet bildin ne de ben canım
Faydasız bilirim şimdi eyvahım
Ne sen kıymet bildin ne de ben canım
Leyli leyli leyli sensin mihmanım

Sensiz geçer mi hiç gündüz geceler
Ayrılık derdinden tütmez bacalar
Viran olup gitti böyle niceler
Ne sen kıymet bildin ne de ben canım
Leyli leyli leyli sensin mihmanım

Turnalar göç eder bak katar katar
Şu deli yüreğim yâr diye atar
Ayrılık dediğin beterden beter
Ne sen kıymet bildin ne de ben canım
Leyli leyli leyli sensin mihmanım

Mecnun olup düştüm ıssız çöllere
Ben,konuk olmuşum gurbet ellere
Türkü oldu sevdam dilden dillere
Ne sen kıymet bildin ne de ben canım
Leyli leyli leyli sensin mihmanım

Şahittir sevdama başımda aklar
O ıssız geceler ne sırlar saklar
Adın anar iken söktü şafaklar
Ne sen kıymet bildin ne de ben canım
Leyli leyli leyli sensin mihmanım

Sevda yeli ,ile açıldı aram
Hasretin yakıyor ey kaşı karam
Saran yok yaramı kanıyor yaram
Ne sen kıymet bildin ne de ben canım
Leyli leyli leyli sensin mihmanım

Lüzumsuz serinde dönüyor sevda
Neler gelir başa hele bir sev de
Bu kadar çileyi taşır mı gövde
Ne sen kıymet bildin ne de ben canım
Leyli leyli leyli sensin mihmanım

Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz