1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
2024
Okunma

Kadın gidiyormuş martılar söyledi
Denizleri, gökyüzünü, yağmurları alıp da gidiyormuş
Şehrin adından söküyormuş dilediği harfleri
Kahverengi güzel bir çantası olacaktı
Çantasına dikiyormuş iğnesiz ipliksiz
Kadının ayağında kayık varmış
Hasan amcanın kayığına basmış kadın
Hasan amca oturup ağlamış
Kadının ayağına da kayık
Pek güzel yakışmış
Kadının yüzünde ben varmışım
Kemal varmış, Sadık varmış,
İbrahim ve Harun varmış.
Ben dudağında varmışım.
Kemal yanağındaki kırmızıymış
Sadık gözlerine sürünmüş
İbrahim alnına yatmış
Harun kulağına takılmış.
Kavgasız gidemeyen deli Sadık
Kadının gözlerinden akmış.
Kadının adında her şey varmış
Şehirler, mahalleler, parklar, binalar
Dağlar bile varmış, şehirli dağlar
İklimler sıra sıra varmış
Kısacık hayatlar
Yetim yalanlar
Kahpelik üstüne kahpelik
Her doğrunun yanlışı varmış kadının adında
Ellerinde neler yokmuş ki kadının
Yılanlar kıvrılır uyurmuş geceleri avuçlarında
Sefalete de uzanmış elleri, yalancı kocalara da.
Böyle görmüş martılar, deliler gibi tepemde dönüp bağırıştılar
Ben durdum denizin kenarında, düşündüm kadını, garip hikâyesini
Herhalde dedim, herhalde gidiyordur başka bir aleme,
Emektar, yorgun bir vapur gibi…
5.0
100% (1)