9
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1266
Okunma
Bir asalağın kemirmesi gibi ana kapıyı,
Yıllardır kemirdiler, kemirdiler,
Sustuk, susmayanlarımız da vardı elbet..
Sessiz çoğunluk gaflet uykusundayken ben
çığlıklar attım yok olup giden yüreğimde.
Okları saplandı bedenime bir bir
Kahpece, sinsice zehirli...
İçine içine sokuldular doğanın
İri çirkin beton yığınlarıyla
Saldırdılar yeşile,
Asırlık kayanın onurlu zirvesine kıydılar
Acımasız, aç balyoz darbeleriyle.
Çocuklarına gelecek hazırlıyorlardı
Akılları sıra yatırımdı bu kıyımlar.
Ahh biçarecikler
Ah acınası gönül gözü kapalı varlıklar..
Unuttunuz ALLAH ın düzenine güveni..
Bir yerlerinize batan çalı bile
Hizmettedir insanoğluna.
Kapılıp dualite illüzyonuna
Yaratımı unuttunuz
Varlığın varlık nedenini unuttunuz.
isyanlardaki, zıtlıklardaki aynayı
Göremedi körleşen gözler
Bendeki, ondaki, sendeki BİZ’ i..
Unuttular/unutturuldu
Direndim, direniyorum...
Yetmeyecek biliyorum
Arıtmaya direnişlerim dünyayı
Onarmayacak ozondaki delikleri
Acıyla oya gibi ördüğüm ağlar...
Kurumasına engel olamayacağım şelalerin
Seller gibi akıttığım yaşlarımla...
Yapacak ne kaldı şaşkınım artık
Arınmak arıtmak için bu kirli zamanda.
Bildiğim tek bir şey kaldı çaresiz
Biterken dünyanın bu devri
İsyanımın direnişlerimin
Gururunu taşıyor olacağım
Siyah gri beyaz kapılar açılmışken sonsuzluğa
Başım dik yüreğim açık geçeceğim
Kimbilir hangi kapıdan...
29.07.2007
12:48
5.0
100% (1)