8
Yorum
2
Beğeni
4,9
Puan
2133
Okunma

/ Fısıldanan mutluluğu duy! Duyabilirsen eğer…/
Perişan bakışlarımın bi çare yanılgısının
Yolunu kes bu gece…
Aşka çıkmayan sokakların sonuna
Kendi aksini düşür…
Adımı söyle karanlığın gölgesinde
Sürüklenen rüzgârlara…
Sonra,
Tebessüm ettiğin sevgilileri hatırla!
Kara kaşların, kara gözlerin, leblerin izlerini
Sil de öyle gel geleceksen…
Selamsız sabahların kırgınlığını yırt at üstümden
Eğer bir yüzün daha varsa gösterecek
Arındır ruhunu da kirlerinden
Öyle kaldır peçesini çehrenin…
İncinen bileği değil sevdamın
Kırılan kolları değil…
Ta ortasından çatlayan şey
Sana olan güvenimdir!
O yakıcı, yıkıcı tufanın ardından
Ne yelkenlerim kaldı denizlerine açtığım
Ne de kollarımda derman
Kıyına ulaşmak için kürek salladığım…
Bir nazar ettiğin yüzlere mil çekte gözlerinden
Öyle uzat ayaklarını hayatıma…
Adını dudaklarımın ezberlediği güne milat demişken
İlk gün ki gibi ol da öyle gel…
Ya da yüzme bilmediğim karanlıklarda
Boğacaksan düşlerimi,
Yüz sürme topraklarına aşkımın…
Keşke bilseydim…
Beni gönlünden
seni gözümden
bizi aşktan düşüren neydi Sevgili ?
5.0
91% (10)
4.0
9% (1)