Kötülük etmeden pişman olmanın en iyi şekli, iyilik etmektir. bretonne
uzungemici
uzungemici

KIRMIZI OLMASIN - bayram kutlaması

Yorum

KIRMIZI OLMASIN - bayram kutlaması

( 4 kişi )

2

Yorum

1

Beğeni

5,0

Puan

1696

Okunma

KIRMIZI OLMASIN - bayram kutlaması

Japon balina avcılarının, Japon denizini balina kanı rengine dönüştürmesine, biz dahil bütün dünya isyan ediyor. Ama onlar buna aldırmadan, takvimlerinin bu vahşete ayarlanmış saati çalmaya başlayınca kendi dillerinde “vira bismillah” çekerek açılıyorlar denize.

Kanadalı fok avcılarının bembeyaz buzullar üstüne, kafalarına vura-vura öldürdükleri dünya sevimlisi fok kanlarından örtü sermesini de aynı isyan çığlıkları ve bildiğimiz küfürleri sıralayarak izliyoruz. Ama sadece izliyoruz. Kanadalı avcıların da kendilerine göre ayarlı vahşet saatinin sesi, bu isyan seslerini duymalarına engel oluyor.

İspanyol ya da Latin arenalarında boğalara yapılan vahşet, onların sırtlarına saplanan matador mızrağının fışkırttığı canhıraş kan, aynı gözler ve aynı tepkilerle izleniyor ama aynı umursamazlıkla da sözde güreş adıyla yüzyıllardır vahşet ayarı hiç değişmeden devam ediyor.

Bütün bu görüntüler, TV ekranlarında ısrarla “haber” başlığı altında gösterilirken, yanı başımızda oturan ve çekirdek çitleyerek ekrana bakmakta olan çocuklarımızın meraklı bakışlarını “aman bu kan-revan sahneleri görüp etkilenmesinler” diyerek ellerimizle kapatıyoruz.

Ve yarınlar oluyor.
Kurban bayramının ilk günü ile beraber İstanbul’un havadan çekilen görüntüleri, dere ağızlarından başlayarak Boğaziçi renginin, Japon denizinden, Kanada buzullarından ve Latin arenalarından pek farklı olmadığını gözler önüne seriveriyor. Hem de ellerindeki plastik leğenlerle, bacağından ağaca bağlanmış “kurbanlık” sakatatlarını taşıyan çocuklarımızın canlı tanıklıklarının eşliğinde. Diğerleri gibi yıllardır yapılan tüm uyarılara hiç aldırmadan.

Ne diyebiliriz. Hiç öyle olduğunu sanmamakla birlikte kutsal kitap “eğer” ortalığı böylesi kan gölüne çevirmekte bir sakınca yok, aynen devam edin diye buyurmuşsa, “emir-demiri keser” diyerek izlemeye devam edeceğiz. Günün birinde kurban bayramının anlamına ve amacına uygun daha sevimli bir yöntem bulununcaya kadar, hiçbir uyarıya aldırmadan.

Ama, eğer çocuklarımızı ellerinde plastik leğenlerle sakatat ya da parçalar ayrılmış, dumanı tüten sıcak et taşımaları için kesilen kurbanın başında nakliye filosu gibi sıraya sokacaksak, TV deki diğer haberleri izlemesinler diye onların gözlerini kapatmaya hiç gerek yok. Boşuna zahmet etmeyelim, onlarda izlesinler Japonları, Kanadalıları, Latinleri ve diğer iç haber detaylarını ve diğerlerini… Antrenman olur. Dizilerde öpüşme sahnelerini izleyen çocuklar çok-çok öpüşmeyi öğrenirler.. Ya bir hayvanın canlı-canlı boğazlanmasını, parçalara ayrılmasını izleyenler… Onların da neleri öğrendikleri çöp konteynırlarında bulunan bir çift kesik bacak ya da kolla çıkıyor ortaya.

Bayramınızın rengi pembe-mavi-yeşil olsun ama kırmızı olmasın…

Daha nicelerine, tüm sevdiklerinizle, gülümseyerek ve sağlıkla erişmeniz dileği ile….

Yarınlarınız aydınlık, yolunuz açık denizlere doğru olsun…



Cevat Çeştepe

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (4)

5.0

100% (4)

Kırmızı olmasın - bayram kutlaması Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Kırmızı olmasın - bayram kutlaması şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
KIRMIZI OLMASIN - bayram kutlaması şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
kempol
kempol, @kempol
14.11.2010 03:07:26
5 puan verdi
Zamanlamanız harika sayın Çeştepe. Tam zamanında ve sırasında düşmüş sayfalara ders alınacak yazınız.
Siz böyle düşünüyorsunuz ve çaba göstererek aktarıyorsunuz bütün olması, düşünülmesi, vicdanların seslerinin dinlenmesi gereken konuları. Bizler, ve daha başka pek çok aydın ve doğru düşünenlerimiz de kuşkusuz onaylıyoruz, bu harikulade haklı ve olması gereken mesajları. Ama gel gör ki, böyle düşünmeyen ve hatta kan akıtmayı Allahın bir emri sayan, mutlaka kurban kesilmesini şiddetle önerip ve tavsiye eden, hatta zorlayan bir kesimde var maalesef. Her gün biraz daha çoğalıyor böyle düşünenlerin sayısı.
İki hafta önceki Cuma gününde vaaz veren bir vaizden şu sözleri duyuyorum: "Mutlaka kurban keseceksiniz ve de kesmeyenleri uyaracaksınız!..." diyordu. Beni son derece üzen, tedirgin eden bir cümlesi daha vardı ki, çok kötü örnek olur onu şimdi burada yazamam.
Biliyorsunuz değerli usta, bu kurban konusu da kapitalist sistemin müthiş rant hesabından kaynaklanır. Her şeyi, denizlerde, okyanus ötelerinde bir vahşet, acımasız bir kırım, vicdanları titreten bir katliama dönüştüren kapitalist sistemin acımasızlık ve doymazlığı, kurban konusunu da, Müslüman aleminde bir kırıma ve hayvan katliamına dönüştürmüştür. Hem de dereler gibi kanları akıtarak, denizler genişliğinde yeşillik ve toprak yüzeylerini kızıl kanlara boyayarak.

Allah emrine hiçbir insanın karşı çıkması düşünülemez. İnsan hiç durup düşünmemi? Yüce Yaratan İbrahim Peygambere "o koyunu hemen kesip yiyin!..." mi, yoksa "onu besleyip çoğaltın!.. bütün halkınızı onlardan yararlandırın" diye mi gönderdiğini.
İslam dini tam anlamıyla bir mantık dinidir. 75 milyon nüfuslu bir hayvancılık ve tarım ülkesinde, siz kurban edilmek üzere merinos koyunları, angut denen kurbanlık büyükbaş hayvanları deniz aşırı ülkelerden bile, ithal etmek durumundaysanız, üstelik de bu işi kendi hayvancılığınızı yok edercesine yapıyorsanız, bunun ibadetle, İslamiyet le ne ilgisi var; bu tamamen ranta dayalı bir ticari faaliyettir. Böylesi eylemler gerçek müslimanları ve müminleri kesinlikle aldatmaya ve istismara yöneliktir. Maksat kapitalist sistemin eziciliğini göz ardı ederek, yaşamasını sağlamaktır.

Hele de ortalığı kan revan içinde bırakarak, adeta bir güç gösterisi yaparcasına, Yeni neslimize de kan akıtma, her şeyi kanla düşünme yetisini ve mesajlarını vererek, kanıksattırmayı amaçlamak mezalimin, insana zulüm dikte etmenin ta kendisidir..

Evet değerli dostum defalarca okuduğum harika mesajlı yazınız bana bunları düşündürttü. Aslında bu konu daha uzun yazmayı da gerektir ama, yazdıkça inanınız bende çok fena oluyorum sayın Çeştepe.
Size esenlikli günler dileyerek sonsuz sevgiler sunuyorum ve idrak etmek üzere olduğumuz Kurban bayramınızı kansız bir Türkiye ve dünya, dileklerimle gönülden kutluyorum,dost şairim.
Kemal Polat


kempol tarafından 11/15/2010 12:54:09 AM zamanında düzenlenmiştir.
ezop
ezop, @ezop
13.11.2010 22:43:43
5 puan verdi
hadi bir yanindan tut rayina getirelim dünyayi depremden sonra kanadali ailelere satilan veya kaçirilan haitili çocuklari geri getirelim kapitalist emperyalistlerin onlarca deniz canlisinin telef ettigi meksika körfezini geri getirelim daha binlercesi zaman kaybetmeden dur diyelim bu dünyanin kötü gidisatina ya hiç büyümeyelim hep çocuk kalalim yada çocuklarimizin büyürken kirlenmesine izin vermeyelim...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL