Saat sabahın dördü, ben hala uyumadım.
Bu sabah zaman sen oldun yanı başımda
Zaman sensin istersin ki;
Hep okşan, diz çökülsün ;
Soluğun buğulandırıp sildiği ayna gibi
Zaman sensin, uyuyan sen , ben se hep seni beklerken;
Sensin gırtlağıma dalan bir bıçak gibi

Ah bu söyleyemediğim, işkencesi hiç geçmeyen zamanın
Bu dört duvar arasında kan gibi durdurulmuş zamanın işkencesi
Buysa daha beterdir giderilmemiş istekten bitmez tükenmezcesine.

Öle süzülürken odada, gülüşlerin gelirken hemen yanımda ,kulağıma
Ha bide bilirim büğüyü bozmamak gerektiğini
Daha beter seni kaçak , seni yabancı bilmekten
Aklın başka yerde, gönlün başka yerde kalmandan
Tanrım ne ağır sözler bunlar ,asıl bunlar mı sölemek istediklerim.

Hazzın ötesinde sevgilim anla beni
Dokunurluğun şafağı dışında bugun sevgim ama sen uzak bana

Senki benimn saat gibi şakağımda vurursun.
Boğulurum soluk alıp vermesen,
Tenimde bir duraksar ve yerleşir adımın ;izlerim.

Sana bir sır söyliyecektim.
Diyecektim ki her söz dudağımda bir zavallı sana uzanırken.
Acınacak bir şey ellerinin dokunuşu için, bakışlarının altında.

İşte bunun için diyorum ikide bir; seni seviyorum.
Boynuna takabileceğin iki kelime kalbin incileri.
Belki saçmalıyorum yadırgama, benim bu tanıdığın ben.

İşte bunlar söyliceklerim.gidiş vakti geldi.
Korkuyorum senden ,korkuyorum yanı sıra gidenlerden,
Korkuyorum aklını köreltmenden,
El kol oynatışından , söylenmeyen sözlerden.
Korkuyorum bu ara hızlı ve yavaş zamandan,
Korkuyorum senden..

Ve bide unutmadan kapat kapıları,
Sus hiç konuşma,
Ben yine seni seviyorum..