31
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1627
Okunma

Gülüm sen
Var ya sen?
Kollarımdan akışta, içimi cehennem misali de yakan
Mahzun ve hüzünlü bakışla, yüreğim de kaynayan
Aktıkça gözlerinden, gözlerime
Sevin aktı da durdu, sözlerime
Yüreğimi de kor da, açıkta bırakan
Sağdan girip de sol yanıma, hicranlar akıtan
Gönül ferman duymaz ki, yan bakan meleğim
Ballı peteğim
Küçük bebeğim
Meleğim
Emeğim
Tadına has bel kader, nasiplenmiş olduğum
Gül kokularını benliğim de, geç bulduğum
Uğrunda yüreğimi de, yakıp kavurduğum
Sevi iç huzurunda, bellekte yoğurduğum
İşte
Bir bakışta, kor vurulduğum
Hiçte;
Duygularının tadına banıp da, asla doymadığım
Gönüller fermanları aşmış da, dağların hor selinde
Gök yüzünde arayıp da, yanı başımda dolandığım
Suskunluk aşkla akar, kavurur masumiyet içinde
Varlığın da oluşur, bir biçimde
Sevin, sevinin de
Sevinde
Duyuver sesimi kulaklarınla, yangın gönlü bil
Bin bir sevgiyle, ruhsal hazının coşkun selini sil
Gel karşıma, mahzun dikil
Akıt his’ini
Gönül özleminin içinde irkil
Sende, eridiğim de kabil
Aşkım da sebil
Bil
Onlar ki; seni çıldırtışta, hicranlarla ağlatan hazlardı
Kupkuru bu hain düzende, arzuyla tek bana sen bakan da
Kan kusarcasına böğürtülü özlemde, istemin çağlardı
Ruhu yağmuru ile ferahlatan, bereket bulutların da
Onlardı
Bazen gülümser, bazen de ağlardı
Bu hayata seni uyandıran, o kör topal uykusundan
Onlar ki, be can gülüm
Çocuksu bakışlarının, temiz varlığının saflığı altından
Oydu seni yakışta, bebemsi ağlatan
Delicesine; göz bebeklerinin hayretleri için de, kalbinden çağlatan...
(27.10.2010)AZAP…
5.0
100% (22)