23
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
2306
Okunma
Ay kırıldı altın kapının önünde
Avludaki küçük mescit duaya kapadı ellerini
Bir cenin düştü denize
Bir daha
Arkasından bir daha
Süt kana bulandı annenin göğsünde
Tepetaklak surlardan aşağıya
Kara Davut
Siyahın en siyahında kapaklandı genç Osman’ın üstüne
Sultanahmet camisinde kuşlar tiz sesleriyle havalandı
Yedikule zindanlarında
Kanunnameler not düştü kara kaplı defterlere
—katli vaciptir
Aktepe –ak-öyük’te şehzade Mustafa bağırdı dilsizlerin yüzüne
—baba, bak evladına neyi reva görürler!
Günlerdir gökyüzünde bulutlar
Ölü serçe kuşuna ağladı
Konuştu yağmurun mazgalı
—baba ben yavrunum, yavrunum ben!
Evin yolları taş
Evin yolları bilinmez çalılıklar
Kılıçtan keskin yüzler
Tahterevalli yaktı bahçede
Sırtında dünyanı taşıyan karınca
Gözyaşı biriktirdi
Anadolu’da sert rüzgarlar kavurdu halkın yüzünü
Külün ezgisine yüzünü sürdü toprak
Utanç içinde
Aysu
5.0
100% (18)