5
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1195
Okunma
içinde kinin kirli kırmızı, yer , gök ölü
sıçranmış kanıyla çiselediğin tohum nefret bilemekte
toprağın şefkati alınmış koynunda soğuk bakış
can çekişen sen; çobanı bol sürünün hizmetkarı
sayfaları beyaz bırakan aklı ezber bozamayan deneyimsiz köle
tarihin içine itileceksin,
gülüp geçerim zamana
sayılarla aram yok!... takvim, kalbimin ritmine sadık resim çizemez
yalanım yok doğru içinde tanıdık
sana karanlık olan uzak bana aydınlık
….!
yufkalanır tandır sinesi sıcakta köz köz
anne dilinde yankılanır duymak istemediğim binlerce acı söz
teselli ağıtları çaresiz el, sıvazlanır yorgunluklar
emek inanca teslim sus, öfke yağmursuz sel ;
insan büyür sokaklar, çoğalır kan kokusuna özlem
şarkılarıyla ölümlü, marşlarıyla ölümsüz
toprak soğuk, toprak kabulsüz
toprak örtü hayal yaşamlara
haksızın haklı yanına
ışık ışık yazılır eften püften süslü edebi ebetsiz metin
hoşuna da gider Allah’ı para olmuş ümmetin
sus artık, şeytan diline dolanmış günah soyu
diken diken atlasın mavi yüzüme dokunuşu
özgürlük; gözüme kapanan tün
hakkım değil hakkını yediğimin hakkı
küfür haram, isyan haram
bayrak üstünde kanın haram
….!
‘’mezarları kazanlar ağlamaz
kapatanlar ağlar…’’
5.0
100% (2)