10
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1271
Okunma
bir kamer ana vardı köyümüzde
gözleri çok az gören
köyün en yaşlısından da yaşlı
nereli olduğu söylenmeyen
çocuklardan gizlenen.....
bayram günlerinde elinde keseler
sabah erkenden çeşme başını bekler
üşüşürdük eteklerine,serçeler gibi
dut kurusu,kuru üzüm
nizam terazisi elleri
göğsünü geçirirdi,gördükçe sevinenleri...
bir sır vardı,kamer anada
ulak gelince jandarmalar,hep birdi ağızları köyün
nüfusun tek fazlası söylenmezdi
yarışırdı haneler,götürmek için öğün....
bazen anam rüyasında görürmüş
yolunu tutardım kaldığı otağın
bir kaç dilim kömbe,bir tutam tütün
elleri kehribar
saçları darmadağın......
yağmur duasında,alay başında
saygı,doruklarda
nasıl da sicim olurdu rahmet
kamer ana.....
fesi;sıra sıra hamit lirası
kaç defa gördüm,ev kenarında
unutulduğunu
çalıda......
gömmüşler kamer anayı,kurbana az kala
sehermiş
duydumki;çok sonra
kamer ana ermeniymiş
bu millet bir daha yüceldi gözümde
el basarım ulu kitaba
yalan yoktur sözümde.........................................Kasım
5.0
100% (9)