10
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1374
Okunma
Gidiyorum, dert etme! Erim erim erime!
Sanma sendeki âha, yakılıp gidiyorum!
Terin biliş olmadı, karışmadı terime;
Sanma kuru eyvâha, yıkılıp gidiyorum!
Aşktan kopan şu aysberg içimize oldu yük;
Yormadım kütlesini hangimizde en büyük!
Dalganın kaynağını varsayarak kuru yük;
Ufkumdaki agâha, takılıp gidiyorum.
Gidişim kaçış değil: Kutsal bir müdâfaa.
Seve seve çekilir bu uğurda her cefâ.
İçinin kaynadığı şelâleye son defa;
Gönlündeki semaha, dökülüp gidiyorum.
Doğrunun düşürdüğü, yolda tutuşan o nur
Ve vicdân rehberiyle gerçek rota bulunur.
İrâdemin üstünde bayrağım olsun onur!
Nefsimdeki tamaha, dikilip gidiyorum.
Gerekirse zorlayıp benliğimden çıkarak;
Ben ise zayıf halka ardımda bırakarak;
Güne, gündüze değil; kör geceye akarak!
Mâtemdeki siyaha, sökülüp gidiyorum!
Çok düşündüm, yolu yok! Çareler düğüm düğüm!
Düğümleri çözdükçe, çoğalacak kördüğüm!
Seni boşa sormuşum, ta ilk başta gördüğüm;
Gönlümdeki dergâha, çekilip gidiyorum.
Ne kırgınım yazgıma ne yarınlara dargın;
Umutların kapısı belki bu tuhaf sürgün.
Saâdet mi? Vuslat mı? Kim bilir belki bir gün?
Dualarla Allah’a, ekilip gidiyorum…
30-04-2010 18.11
03-05-2010 14.15
Salih ERDEM / AYDIN
5.0
100% (10)