0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1153
Okunma
Ey Vefa ben yağmurlar yağmadan dönmeyeceğim
Sana sarılmadan ölmeyeceğim Ey Ebul Vefa
Ben ancak yağmurların yağdığı zamanlarda
Yaşıyorum bir bulutun içinde
Şimşekler çakmadan sönmeyeceğim
Senin dualarını gözleyeceğim
Bulutlar yüzüm ve demir iskeleti karyolamın
Şimdi buralarda havalar beyaz
Saliha bahçede köpekler avaz avaz
Bana ne zaman gideceksin diye haykırıyorlar
Beni sayıklıyor kapı diplerinde periler
Zaten hayallerimi bembeyaz kefenlediler
Ey Vefa bilmiyorum ne kadar kalan zamanım
Yağmurları bekliyorum sana dönmek için Nisana kadar
Güneşi atlatıp sana uzanmak
Sana sarılmak ne zordur benim için
Senden ayrılmak kadar zor
Sen de beni bekliyorsundur gözlerin yollarda asılı
Bulutları seyrediyormusun?
Bak içlerinde ne acılar saklıymış bilmiyormuşuz
Dışardan belli olmuyor içimizdeki yaralar
Duyulmuyor kopan fırtınaları kalbimizin
O kadar bakıp göremiyormuşuz
Ben ziyadesiyle mahçubum sana karşı
Sana bakmak bile bana ne büyük nimettir
Senin olduğun dünyada yaşamak
Ellerinden su içmek kadar sana yakın olmak
Gözlerinden gülücükleri alıp içime çekmek
Sana "ne kadar sevdiğimi " söyledim mi
Söyleyemedim biliyorum
Dillerim lal oldu konuşamadım
Bana bir hal oldu
Yağmurlar yağmadan dönmeyeceğim
Sana sevdiğimi söylemeyeceğim
Sana sarılmadan ölmeyeceğim
Ah Ebul Vefa...
Sana sarılmadan bu hastaneden
Bulutlara dönmeyeceğim
Yağmur olup ölmeyeceğim
Seni koklamadan gitmeyceğim
5.0
100% (2)